CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, Covid-19 salgını sonrası meclise getirilerek yasalaşan infaz düzenlemesi ardından gelen torba yasa ile Türkiye Varlık Fonu’na yandaş şirket ‘kurtarma’ yetkisi verilmek istendiğini, böylece Varlık Fonu’yla iş yapan yerli ve yabancı şirketlere yasal dokunulmazlık getirilerek yeni rant kapıları açılacağını söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Av.Suzan Şahin, TBMM'ye sunulan ‘Yeni Koronavirüs (Kovid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’yle birlikte, Varlık Fonu’na Corona virüs salgını nedeniyle zor duruma düşen stratejik öneme sahip özel şirketlerde satın alma yapmasını sağlayacak muafiyetler tanınacağını söyleyerek ‘‘Millet can derdindeyken, sözde salgını önlemek için getirilen torba yasayla Varlık Fonu’nun denetimsizliği, hesap vermemezliği genişletiliyor ve Fonun zırhı fona dokunan herkese sağlanıyor. 15 Temmuz’a ‘Allah’ın lütfu’ diyen AKP hükümeti şimdide de salgında siyasi fırsatçılık yapıyor.’’ dedi.
Corona salgınından hemen sonra TBMM’ye getirilerek yasalaşan infaz düzenlemesi ardından görüşmelerine başlanan torba kanunu eleştiren hükümetin fırsatçılığı olarak değerlendiren Şahin, ‘‘AKP hükümeti Covid-19 salgını ile mücadeleyi bıraktı, salgın ortamında millet canının derdine düşmüşken fırsatçılıkla sırayla meclise yasa getiriyor. İnfaz düzenlemesi adı altında af çıkaran Saray, ekonomik kriz nedeniyle zora düşen esnaf hapse atılırken, gaspçının, hırsızın, dolandırıcının affedilmesini sağladı. Şebeke suyuna bilerek zehir katan birisi affedilirken, gazeteci ve yazarların salıverilmemesini sağladı. Bir çocuğu fuhuş yapmaya teşvik edenleri serbest bırakırken, çocuklu annelerin demir parmaklıklar arkasında unutulmasını sağladı. Hasta ve yaşlıların yararlanamadığı ama cinsel dokunulmazlığa karşı suç işleyenlerin, çocuk istismarcılarının yararlanacağı bir af paketini meclisten alel acele geçirdi. Eline silah almamış, şiddete bulaşmamış kişileri kapsamayan ama milletin kanına giren eli kanlı, mafya ve çetelerin sokağa bırakılması gibi bir adaletsizliğe imza attı. İhaleye fesat karıştıranların, hırsızların, rüşvetçilerin elini kolunu sallayarak dışarı çıkmasını sağladı. Dün infaz teklifi ile telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracak ve yeni mağduriyetler doğuracak bir aymazlığa imza atan AKP, bugün devlet içinde ‘paralel hazine’ yaratıyor ve yandaş şirketlerini kurtarmak için milletin vergileri ile ortaya çıkmış Cumhuriyet kazanımlarından oluşan Varlık Fonu’nu alet eden torba yasayı meclise getiriyor.’’ dedi.
Corona virüs salgını nedeniyle alındığı söylenen önlemlerin salgınla akalası olmayan hukuksal ve ekonomiye düzenlemeler olduğunu belirten Suzan Şahin, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Temmuz hain darbe girişimi için ‘‘Bu hareket, bize Allah'ın bir lütfudur’’ sözünü hatırlayarak Corona salgının da lütuf olarak görüldüğü ve fırsatçılığa dönüştürülmek istendiğini söyledi. AKP'nin TBMM’ye sunduğu yasa teklifiyle Türkiye Varlık Fonu’nun stratejik öneme sahip şirketlere yatırım yapmasının önü açılacak. Tasarıya göre, fona Corona virüs salgını nedeniyle zor duruma düşen stratejik öneme sahip özel şirketlerde satın alma yapmasını sağlayacak muafiyetler tanınacak. Covid-19 salgınının ekonomiye vereceği zararı hafifletmek için üretildiği belirtilen yasa tasarısı Türkiye Varlık Fonu’nu Sermaye Piyasası Kurulu'nun alımlar ve birleşmeler konusundaki kurallarından muaf tutuyor ve Varlık Fonu’yla iş yapan yerli ve yabancı şirketlere yasal zırh sağlanıyor.
Tasarının yasalaşması durumunda Türkiye’nin en büyük bütçeli kuruluşları ile hazine arazilerinin aktarıldığı Varlık Fonu’na tanınan sayısız muafiyetten birlikte iş yaptığı yerli ve yabancı şirketler de dokunulmazlık kazanacağını belirten CHP’li Şahin, ‘‘Fon ve fonun alt fonları ile bağlı şirketlerin ve üçüncü şahısların yapacağı tüm işlemler Sermaye Piyasası Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nun bazı hükümlerinden muaf olacak. Yani devlet içinde ‘paralel bir hazine’ yaratarak fona dokunan yandaş şirketleri salgının etkisinden koruyacak yeni rant kapıları açacaklar. Bu da yetmezmiş gibi salgın önlemleriyle alakası olmayan bu fırsatçı tasarı ile Sayıştay denetimi dışında tutulan ve Ekim ayında sunulması gereken denetim raporu hala TBMM’ye gönderilmeyen fonun denetim raporlarının Cumhurbaşkanlığı’na gönderilmesi ile ilgili de bir değişiklik de yapılıyorlar. Yani diyorlar ki vatandaşın vergileri ve emeğiyle ortaya çıkmış en değerli Cumhuriyet kazanımları üzerinden yandaşımıza rant sağlayacağız. Bunu da denetime sokmayacağız ki ne yaptığımızı halk bilmesin. 15 Temmuz hain darbe girişimini lütuf olarak gören AKP ve Saray şimdi de milletin sağlığını, ekonomisini tehdit eden salgını lütuf olarak görerek el altından devleti soyup soğana çevirmek istiyor. Bu aymazlığı, bu fırsatçılığı halkımızın vicdanına bırakıyorum. En güzel cevabı ilk seçimde verecek olan yüce milletimiz olacaktır. Bundan hiç şüphem yok.’’ ifadelerini kullandı.
