Tarım ve Orman Bakanlığı’nın korona virüs salgınının tarım sektörüne etkilerinin azaltılması için 21 ile verilecek tohum desteğine ilişkin açıkladığı pakette Hatay’ın kapsam dışında bırakılmasına tepki gösteren CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin ‘AKP Hatay’a ısrarla üvey evlat muamelesi yapıyor’ dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Suzan Şahin, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın korona virüs salgınının tarım sektörüne etkilerinin azaltılması için 21 ile verilecek tohum desteğine ilişkin açıkladığı pakette Hatay’ın kapsam dışında bırakılmasını tepki göstererek, Türkiye’nin en verimli tarım alanı olan Amik Ovası’nın yok sayılarak Hataylı çiftçilere üvey evlat muamelesi yapıldığını söyledi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, salgın döneminde tarımda kesinti yaşanmaması ve mümkün olan tüm işlenebilir arazilerde ekiliş için 'Bitkisel Üretimin Geliştirilmesi Programı'nı başlattıklarını ve bu kapsamda 21 ilde yüzde 75 tohum desteği yapılacağını açıkladı. Hatay ise destek verilecek 21 il arasında yer almadı.
Adıyaman, Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Bingöl, Çanakkale, Erzincan, Erzurum, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Muş, Nevşehir, Niğde, Samsun, Sivas, Tokat, Uşak, Yozgat olarak belirtilen illerde buğday, arpa, kuru fasulye, mercimek, mısır, ayçiçeği ve çeltik olarak tohumların dağıtımına başlanıldığı ifade edilmiştir. Bitkisel üretimin devamlılığı ve gıda arz güvencesinin sağlanmasının önemine vurgu yapılan açıklamada bu doğrultuda tüm birimlerin, kamu kurum ve kuruluşlar nezdinde tedbir alınmaya devam edileceği ifade edilmiştir. Bu kapsamda bitkisel üretimin geliştirilmesi programı çerçevesinde hububat, baklagil ve yağlı tohumlar gibi stratejik ürünlerde rekolte artışının sağlanması, üreticilerin üretime yönlendirilmesi ve tarım arazilerinin etkin kullanılarak tarımsal üretiminin arttırılmasının hedeflendiği dile getirilmiştir. Ancak hasat ve ekim dönemi olan bugünlerde birçok çiftçi tarlalarına gidemez ve alınacak önlemlerle ilgili açıklama beklerken, başta Hatay olmak üzere, verimli tarım alanına sahip birçok ilde çiftçiler desteklenmeyi beklemektedir.’’ dedi.
HATAY ÜVEY EVLAT MI? Konuyu meclis gündemine taşıyan Şahin, ‘‘Yazlık ekim yapılabilecek alanlarda ekilişlerin kesintiye uğramaması ve tüm ekilebilir arazilerin üretime katılması için proje kapsamında belirlenen 21 ilde üreticilere tohumların yüzde 75'inin hibe edileceği açıklandı. Adıyaman, Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Bingöl, Çanakkale, Erzincan, Erzurum, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Muş, Nevşehir, Niğde, Samsun, Sivas, Tokat, Uşak, Yozgat olarak belirtilen illerde buğday, arpa, kuru fasulye, mercimek, mısır, ayçiçeği ve çeltik olarak tohumların dağıtımına başlanıldığı ifade edilmiştir. Bitkisel üretimin devamlılığı ve gıda arz güvencesinin sağlanmasının önemine vurgu yapılan açıklamada bu doğrultuda tüm birimlerin, kamu kurum ve kuruluşlar nezdinde tedbir alınmaya devam edileceği ifade edilmiştir. Bu kapsamda bitkisel üretimin geliştirilmesi programı çerçevesinde hububat, baklagil ve yağlı tohumlar gibi stratejik ürünlerde rekolte artışının sağlanması, üreticilerin üretime yönlendirilmesi ve tarım arazilerinin etkin kullanılarak tarımsal üretiminin artırılmasının hedeflendiği dile getirilmiştir. Ancak hasat ve ekim dönemi olan bugünlerde birçok çiftçi tarlalarına gidemez ve alınacak önlemlerle ilgili açıklama beklerken, başta Hatay olmak üzere, verimli tarım alanına sahip birçok ilde çiftçiler desteklenmeyi beklemektedir. Pirinç, arpa, yulaf, buğday, fasulye, mercimek, nohut, kavun, karpuz, pamuk, üzüm, zeytin, sebze, meyve ve yer fıstığı gibi birçok tarımsal ürünler yetişen ve Anadolu’nun en verimli tarım alanı olan Amik Ovası görmezden gelinerek Hatay çiftçisi yok sayılmıştır. Hatay’ımız da de destek verilecek iller kapsamında alınmalıdır.” dedi.
Hatay’da çiftçilerin yaşanan sel ve dolu felaketlerinin yaralarını saramadığını hatırlatan CHP’li Şahin yaptığı açıklamada, “Yıllardır bitirilmeyen Reyhanlı Barajı ve kış boyu yaşanan felaketlerde hükümet Hataylı çiftçimizin milyonlarca liralık zararına tek kuruş göndermedi. Hataylı çiftçilerimiz şimdi de salgın döneminde üvey evlat muamelesi görüyor ve desteklenmiyor. Bu kararın değiştirilmesini ve kalan diğer illeri de içine kapsayacak şekilde Türkiye’deki tüm çiftçilere tohum, mazot, gübre, ilaç ve sulama desteği verilmelidir.’’ ifadelerini kullandı.
HAZİNE ARAZİLERİ YANDAŞ VE YABANCILARA SATILACAK! Hazine arazilerinin satışı/kiralaması yetkisine sahip olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 31 Mart 2020 tarihinde, tarımsal amaçlı kiralanan hazine arazilerinden alınacak Nisan, Mayıs ve Haziran ayı kira ödemelerinin 6 ay süreyle ertelendiği, karardan yaklaşık 600 milyon metrekare alan için kiralama sözleşmesi düzenlenen 51 bin çiftçinin yararlanacağını, hazine taşınmazlarının kapalı ya da açık teklif usulüyle yapılacak satış ihalelerinin iptal edildiğini açıklamasına da değinen Suzan Şahin, ‘‘Korona salgını önlemleri kapsamında bakanlığın hazineye ait arazileri satacağını öğrendik. Hali hazırdaki tarım alanlarında çiftçi ekim yapamaz hale getirilmişken hazine arazileri kaç yıllığına hangi koşullarda ne kadar maliyetle hangi mevzuat ile tarıma açılacak ve araziler kimlere verilecek? Topraksız ve az topraklı çiftçilere işletme kredisi desteği ile birlikte kiralanması düşünülmüyor ancak Hazineye ait tarım arazilerinin geçmişte olduğu gibi yandaş kişi ve yabancı şirketler yere peşkeş çekiliyor. Yerli çiftçimiz son yıllarda 3.5 milyon hektar kendi arazisini ekmekten vazgeçmişken, AKP’nin gayri milli tarım politikalarıyla yerli üretim ölüme terk edilmişken, yeni hazine arazilerinin kontrolsüz bir biçimde üretime açılması toprak ve tarım politikamız açısından ülkeyi dışa bağımlı hale getirmekten başka bir şey değildir. Bu proje belirli kesimlere yönelik yeni bir fırsatçılık ve rant projesidir. AKP ülkeyi parsel parsel yandaşları ve yabancılara satmaktadır.’’ dedi.
CHP’li Şahin, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Covid-19 salgını ile mücadele kapsamında alınan önlemler çerçevesinde şu soruları cevaplamasını istedi;
Hasat zamanının yaklaştığı bugünlerde tarım ve hayvancılık yapan çiftçilerimiz için salgınla mücadele kapsamında alınan önlemler nelerdir?
Ürünlerin hasat zamanında üreticilerin tarlaya girebilmeleri için alınan önlemler nelerdir?
Çiftçilerimizin 2019 yılından kalan tarımsal destek ödemeleri yapılmış mıdır? Yapılmayan ödemelerin ödeme takvimi nedir?
Tarımda girdilerin temini konusunda üreticiye destek sağlanacak mıdır?
Çiftçinin tarımsal sulamadan dolayı elektrik ve sulama borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi konusunda bir çalışmanız var mıdır? Suyu ve elektriği kesilen üreticilerin su ve elektrik temini sağlanacak mıdır?
Tarlalarda çalışmak üzere gelen mevsimlik tarım işçilerinin düzenli sağlık kontrollerinin yapılması konusunda bir çalışma var mıdır? Ulaşım ve konaklamaları yönünde sağlık tedbirleri alınacak mıdır?
Hallere ürün giriş ve çıkışlarında KDV oranının sıfırlanması yönünde çalışma yapılacak mıdır?
Temel gıda ürünlerinin hammaddesini oluşturan bitkisel ve hayvansal ürünlerin alımında alım garantisi sağlanması konusunda bir çalışma var mıdır?
Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifleri ve özel bankalara olan çiftçilerin kredi borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi ve çiftçilere kredi desteği sağlanması konusunda bir çalışma söz konusu mudur?
Bağ-Kur prim borcu olan çiftçilerin ödemeleri ertelenecek midir? Prim borçları salgın dönemi boyunca devlet tarafından karşılanacak mıdır?
Gıda üreten firmalara kredi sağlanması konusunda bir çalışmanız var mıdır?
Yem fiyatları konusunda bir tedbir alınması söz konusu mudur?
Doğal afetlerden zarar gören çiftçilerin zararları giderilecek midir? Bu konuda bir çalışma var mıdır?
Et ve Süt Kurumu’nun büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar için yetiştiricilerin kesime gelmiş hayvanları için üreticiler için tedbir alınacak mıdır?
Et ve Süt Kurumu depolarında bekletilen etlerin gıdaya ulaşımı zor olan yoksul ailelere ulaştırılması konusunda bir çalışmanız var mıdır?
Canlı hayvan pazarlarının hijyeni nasıl sağlanmaktadır?
Salgın dönemi ve sonrası için 83 milyona yetecek kadar gıda stoğu var mıdır? Üretici tarlaya gidemezse bu stoğun yetmemesi söz konusu mudur? Olası bir gıda krizine karşı alınan önlemler nedir?
Yerli çiftçimiz son yıllarda 3.5 milyon hektar kendi arazisini ekmekten vazgeçmişken, hazineye ait araziler yıllardır belli koşullarla tarımsal üretime açılırken, yeni hazine arazilerinin kontrolsüz bir biçimde üretime açılması Türkiye’nin toprak ve tarım politikamız açısından ne derece doğru bir tercihtir?
Türkiye’deki tüm ekilebilir arazilerin üretime katılması konusunda ne gibi projeleriniz vardır?
Tohum desteği neden 21 il ile sınırlı tutulmuştur? Söz konusu ürünleri üreten diğer iller neden kapsam dışı bırakılmıştır?
Narenciye, pamuk, zeytin ve buğday üretimi konusunda önemli bir potansiyele sahip olan ve Amik Ovası gibi ülkenin tarımsal faaliyetleri açısından çok önemli bir değere sahip Hatay ili neden destek dışında bırakılmıştır? Hatay ilimizde çiftçilerin ürünlerini üretebilmeleri, tarlalarına güvenle gidebilmeleri için önlemleriniz nelerdir?
Çiftçilere alım garantisi ve girdi destekleri sağlanacak mıdır?
Çiftçilerin güvenle üretebilmeleri ve bitkisel üretimin devamlılığı için salgın dönemine ilişkin projeleriniz nelerdir? Bu projelerin uygulanma takvimi nedir?