CHP Hatay Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Mevlüt Dudu, Nevruz öncesinde 20 Mart 2016’da saldırı olabileceği yönündeki kamuoyuna dolaşan istihbari bilgiyi sordu.
Dudu, 14 Mart’ta verdiği soru önergesinde, “Türkiye, son dönemde meydana gelen bombalı terör saldırıları ile iç savaşın yaşandığı Irak, Suriye başta olmak üzere Ortadoğu ülkelerinden farksız bir konuma düşmüştür. Son 1 yılda inanılmaz büyük boyutta terör saldırıları yaşanmıştır” dedi.
Suruç’ta 20 Temmuz 2015 tarihinde; Ankara Tren Garı’nda 10 Ekim 2015 tarihinde; İstanbul Sultanahmet’te 12 Ocak 2016 tarihinde; Ankara Merasim Sokak’ta 17 Şubat 2016 tarihinde ve son olarak 13 Mart 2016 tarihinde Güvenpark yakınlarında gerçekleşen bombalı terör saldırıları sonucu 200’ü aşkın yurttaşın hayatını kaybettiğine işaret eden Dudu, istihbarat zafiyetine işaret etti. Dudu, “Emniyet İstihbarat ve MİT’in bombalı saldırıları seyrettiği bir dönemde, hükümetin devreye soktuğu “Yeni Güvenlik Konsepti” ise terörü önleme konusunda hiçbir sonuç vermemiştir” dedi.
Dudu, vatandaşın yaşadığı can güvenliği kaygısının giderek arttığına vurgu yaparak, “İstihbarat ve iç güvenlik konusunda yurttaşlarımızın büyük endişe ve kaygıya kapıldığı, yabancı ülkelerin sitelerini takip ederek günlük yaşam akışlarını yönetmeye çalıştığı görülmektedir” diye konuştu.
DUDU’NUN İSTEDİĞİ YANITLAR
“ABD Büyükelçiliği, 11 Mart 2016 tarihinde “ABD Vatandaşları için Güvenlik Mesajı” başlıklı uyarısında, Bahçelievler civarındaki hükümet binaları çevresinde gerçekleşecek olası terör saldırısına karşı uyarı yayımladı. Uyarı mesajında, olası bir saldırıya karşı ABD vatandaşlarının Bahçelievler civarından ve buradaki hükümet binalarından uzak durması istendi. ABD; bu mesajı hangi istihbarata dayanarak yapmıştır?
ABD Büyükelçiliği bu istihbaratı, Türk istihbarat örgütlerinden mi almıştır? Yoksa CIA’nin istihbaratına mı dayanmaktadır?
ABD’nin bu mesajı, CIA’nın istihbaratına dayanıyorsa, bu çerçevede ABD yetkilileri ile temas kurulmuş mudur?
ABD, kendi vatandaşlarını olası bir saldırıya karşı koruma önlemi alırken, Türk vatandaşlarına dönük bu konuda neden hiçbir uyarı yapılmamış, ya da önlem alınmamıştır?
İnternet siteleri ve sosyal medya yoluyla dolaşan bir bilgi, yurttaşlarımızın yaşadığı tedirginliği arttırmaktadır. 20 Mart’ta büyük bir saldırı yaşanacağı, bu çerçevede PCK/KCK ile PYD/YPG’li teröristlerin fedai türü eylemlerde kullanmayı amaçladığı 20 bombalı aracın saldırı düzenleyeceği belirtilmektedir. TBMM, askeri yerleşkeler, AVM’ler, diplomatik misyonlar, turistik yerler, havalimanları, ulaşım araçları, miting alanları, kamu binaları, metro istasyonları, polis ve askeri noktalarda olası saldırıya karşı müteyakkız olunması istenmektedir. Bu çerçevede plakası verilen araçlar, şöyle sıralanmaktadır.
“47 KH 022 (Gri-Renault Laguna), 35 GA 0275 (Gri-ChevroletCruze), 58 DT 292 (Beyaz-Toyota Corolla), 47 PT 757 (Kırmızı-Renault Lb), 47 PZ 682 (Beyaz-Fiat), 47 PD 470 (Gri-Citroen), 47 KN 119 (Beyaz-131 Şahin), 47 PE 884 (Sarı-Renault Megane), 47 PZ 404 (Gümüş-Toyota Corolla), 21 NC 976 (Yeşil-DaciaSd), 21 FS 487 (Beyaz-Renault Europa Alize), 33 TV 016 (Yeşil-Tofaş Doğan), 21 EA 749 (Beyaz-Renault 12 TSW), 47 NE 046 (Beyaz-Ford Connect), 47 NK 534 (Siyah-Hyundai Gİ20), 47 NN 986 (Beyaz-Ford Connect), 47 NA 152 (Kırmızı-Peugeot Partner), 63 ES 151 (Renault Fluence), 34 SM 236 (Siyah-Opel Astra), 47 KJ 163 (Renault-Laguna)
Bu istihbarat çerçevesinde ne gibi önlemler alınmıştır? Yoksa yeni canlarımızı kaybedeceğimiz yeni saldırıların gerçekleşmesi mi beklenmektedir?”