Hatay Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ahmet Aras Hatay İş Güvencesi Platformu adına köprübaşında bir basın açıklaması yayınladı.
Basın açıklamasına TTB-Hatay Tabip Odası, Eğitim-Sen Hatay Şubesi, SES Hatay Şubesi, BES Hatay İl Temsilciliği, Tarım Orkam-Sen Hatay il Temsilciliği, Hatay TMMOB İl Koordinasyonu, DİSK/Genel İş Hatay Şubesi de destek verdi.
Aras açıklamasında, “Defin Nöbetleri ve Adli nöbetler yıllardır Aile hekimlerinin sırtına hukuksuz bir şekilde yüklenmiş hem aile hekimleri hem halk mağdur edilmiştir” dedi.
Aras açıklamasında şu ifadelere değindi, “Sürekli bir değişim ve yeniden yapılanmadan bahsedilmektedir. İşin ilginç yanı bu değişimlerden hiç birisi çalışana ve halka iyi yönde yansımamaktadır. Günden güne haklar gasp edilmekte, çalışanların koşulları kötüleşmekte, gelecek umutları yok edilmeye çalışılmaktadır. Toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak düzenleme, organizasyon ve yatırım yapmak yerine; hak talebinde bulunan, ya da en doğal –yasal anayasal haklarını kullananlara ciddi yaptırımlar, baskılar, cezalar uygulanmaktadır.
İdareler hiçbir sorumluluk ve kaygı hissetmeden, çalışanları, aileleri ve hizmet verdikleri toplumu mağdur etmeye devam etmektedir. Hatay ilimizde de yaşadıklarımız çok bariz bir şekilde bunu göstermektedir. Son süreçteki duruma baktığımızda;
EĞİTİM-SEN üyelerinden 6 öğretmen sürgün edilmiş,2 öğretmen açığa alınmış, bir yöneticiye 2 dava açılmıştır.1 akademisyene kınama cezası verilmiştir. Onlarca üyeye sosyal paylaşımlar nedeniyle davalar açılmıştır.817 kişiye greve katılmaktan kaynaklı soruşturma açılmıştır.
BES üyelerinden 5 kişiye uyarı,1 kişiye maaştan kesme,1 kişiye kınama cezası verilmiştir.”
İŞİMİZE VE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ
Aras açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü, “Bir soruşturma bahanesiyle 3 hekim gece yarısı evleri basılarak gözaltına alınmış, hiçbir bilgi verilmeden İstanbul’a kadar götürülmüş 4-5 gün sonra serbest bırakılmıştır.
Angarya( fazla-hukuksuz )çalıştırmaya icap etmedikleri için yüzlerce hekim ve sağlık çalışanı ceza puanları ve soruşturmalarla taciz edilmekte, sözleşme feshi ile tehdit edilmekle(yani işsiz kalmayla)karşı karşıya bırakılmaktadır.
Defin Nöbetleri ve Adli nöbetler yıllardır Aile hekimlerinin sırtına hukuksuz bir şekilde yüklenmiş hem aile hekimleri hem halk mağdur edilmiştir. Aile hekimlerinin itirazları sonucu Danıştay kararıyla haklılıkları tescil edilmiş ve bu nöbetler asıl sorumlulara verilmesi gerektiği kararı alınmıştır. Bizler bütün bu haksız uygulamaların karşısındayız. İşimize ve geleceğimize sahip çıkıyoruz.
Peki, taleplerimiz nelerdir?
Gelecek kaygısı olmadan yaşamak istiyoruz. Sendikal ve mesleki Örgütlülüklere yapılan baskılara son verilmesini istiyoruz. Sürgünlerin durdurulmasını istiyoruz. Haksız-hukuksuz cezaların iptal edilmesini ve bir daha uygulanmamasını istiyoruz. Haklarımızdan ve Geleceğimizden vazgeçmeyeceğiz.“