TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu adına Hatay Tabip Odası yönetim kurulu Üyesi Dr. Sırma Yılmaz kürtaj ile ilgili açıklamalara karşılık bir basın açıklaması yaptı.
Yılmaz Hatay Tabip Odası’nda yaptığı açıklamada, “Üreme hakları kavramı “çok çocuk doğurun, durmadan dinlenmeden üreyin!” anlamına gelmez” dedi.
Yılmaz açıklamasında şu ifadelere yer verildi, “Yıllar önce devletin en yüksek katlarından dillendirilen ve absürt bir o kadar da ironik biçimde kürtajı Uludere ile eşitleyen yaklaşım, aradan geçen zaman içinde geliştirilen eril iktidar söylemleri ve pratikleriyle pekiştirildi. Kadın bedeni ve emeğine yönelik üretilen cinsiyetçi politikalar, kadını toplumsal yaşamda ikincilleştirme ve kadın bedeni üzerinden hayal edilen yeni toplumu inşa etme hedefine yönelik olarak sürdürüldü.
Bu politikanın en somut örneklerine çalışma yaşamını ilgilendiren yasalarda, sağlık ve eğitim alanındaki düzenlemelerde, özellikle kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerine ilişkin hukuksal metinlerde tanık olduk. Defalarca aynı bakanlığa getirildiği için artık çiçeği burnunda diyemeyeceğimiz Sağlık Bakanı’nın, konuya ilişkin açıklamasında fırsattan istifade TTB’yi cehaletle suçlarken, “artık aile planlaması, doğum kontrolü kavramlarının tarihe karıştığını, moda terimin üreme sağlığı olduğunu” dillendirmesi ise kimin açıklamasını eleştirdiği, polemikte nerede durduğu konusunda soru işaretleri yaratacak niteliktedir. Bu noktada cehaletle suçladığı TTB’nin Kadın Kolu tarafından konunun bilimsel ve hukuksal bağlamda aslının ne olduğuna ilişkin bir açıklama yapmak boynumuzun borcu olmuştur.”
ÜREME KAVRAMI DURMADAN ÜREYİN ANLAMINA GELMEZ
Yılmaz açıklamasına şu ifadelerle devam etti, “Tüm dünyada 1990'lara kadar geçerli olan ve sadece doğurgan çağdaki kadına odaklanan "aile planlaması" yaklaşımı, 1994'te toplanan Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı'nda (ICPD) terk edilmiş ve yerine aile planlaması/doğum kontrolünü de içeren çok kapsamlı bir yaklaşım olarak “üreme sağlığı” kavramı tanımlanmıştır.
Bilinmelidir ki; kadınlar kaç çocuk doğuracaklarına karar vermek için bir otoriteye ihtiyaç duymazlar, ancak çocuklar onları popüler kisveler altında vakıflarda, yurtlarda, hapishanelerde, evlerinde, okulda cinsel haz olarak kullanan koyun postuna sarılmış kurtlar ile onları açıktan ya da gizliden koruyanları alt edecek otoritelere ihtiyaç duyarlar.
Sağlık Bakanı üreme sağlığı, nüfus planlaması, doğum kontrolü terimlerinin içeriklerini dikkate almaksızın kavram karmaşası yaratarak konuyu saptırmak ya da yapay gündem yaratmak yerine, anayasal hakkı olan gebelikten korunma ve istenmeyen gebelikleri sonlandırma hizmetlerinden yararlanamayıp merdiven altı koşullarda kürtaja başvurmak zorunda kalan kadınların yaşadıkları sağlık sorunlarını ortadan kaldırma görevini hatırlamalıdır. Üreme hakları kavramının “çok çocuk doğurun, durmadan dinlenmeden üreyin!” anlamına gelmediğini öğrenmeli, uluslararası ve ulusal düzenlemelerle anayasal koruma altına alınan üreme haklarının Sağlık Uygulama Tebliğleri ile engellenmesinin hukuk devleti anlayışıyla ne kadar bağdaştığının hesabını vermelidir.”