İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş hakkında soruşturma açıldığına dair açıklamasına, CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal’dan sert tepki geldi. Serkan Topal’ın yaptığı açıklama şöyle: “İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımız hakkında soruşturma başlattığını ifade etti. Gerekçesini açıklamamak ile birlikte, sosyal medyadaki bir paylaşımdan dolayı olduğunu kamuoyu bilmektedir. Öncelikle bu tutumundan dolayı kamuoyunun huzurunda Sayın Bakanı şiddetle kınadığımı ifade etmek istiyorum. Siyasi söylemlerin karşılığı yine siyasi söylemlerle verilir. Sayın Bakan siyasi cevap veremeyince, çözümü demoklasin kılıcı gibi elinde salladığı soruşturma yetkisini kullanarak vermek istiyor. Sayın Bakan bu bir siyasi tehdittir ve bu tehdite hiçbir CHP’li itibar etmez, boyun eğmez. Öncelikle bunu bilmenizi isterim. Sayın Belediye Başkanımız Lütfü Savaş, ileride olası bir realiteye dikkat çekmiş ve bu bağlamda, Suriyelilerin doğum oranlarını da dikkate alarak bir uyarı görevi yapmıştır. Bunun neresinde suç unsuru var! Ayrıca Sayın Bakan vatandaşlık sayısını kendiniz açıklıyorsunuz. Yani Sayın Savaş’ı doğruluyorsunuz. Hatay’da 20.793 Suriyeli vatandaş, 12.596 Seçmen olduğunu siz söylüyorsunuz. Bu,  bir ilin seçim sonuçlarını etkilemek için yeterli değil mi sayın bakan. BİZ CHP OLARAK HATAY BELEDİYESİNİ KAZANACAĞIZ. Sayın Soylu, siz buna benzer denemeleri, CHP li belediyelerde yapmayı kendinize vazife edindiniz. Keşke bu duyarlılığınızı, bir parti büyüğünüzün, Ankara’yı parsel parsel sattı diye, alenen işaret ettiği Ankara Büyükşehir Belediyesine soruşturma açarak gösterseydiniz. Bunu yapacak cesareti kendinizde bulamadınız. Bunun yerine CHP li belediyeleri görevden alıyorsunuz. Ne yaparsanız yapın, ister görevden alın, isterseniz kayyum atayın. Biz CHP olarak Hatay Belediyesini kazanacağız. Hem de 80 bin oy farkı ile kazanacağız. Biliyorsunuz Nizamı Koruma ve Propaganda Bakanlığı demokratik rejimlerde olmaz. Baskı Rejimlerinde olur. Sayın Soylu İçişleri Bakanı olduğunu unutmuş, adeta bir baskı düzeninin bakanı gibi yarattığı düzeni korumaya çalışıyor. Sayın Soylu, Hatay’ı ve Hataylıları tanımamış, tanıyamamış. Hatay ile ilgilenmek istiyor ise, daha geçtiğimiz günlerde selden zarar gören vatandaşlarımıza kulak versin. Okyanusa dönen Hatay Havaalanının alt yapı sorununu çözsün. Bunun dışında ille de siyasete müdahale etmek istiyorsa, buyursun gelsin Hatay’dan aday olsun. Kendisi cesaret edemiyorsa ustası gelsin. Hatay Halkı kendisine gereken cevabı mutlaka verecektir. Sayın Soylu, elinizde bir yolsuzluk belgesi varsa, derhal açıklayın.  Aksi halde bu yaptığınız algı operasyonu ile Hatay seçmeninin düşüncesini etkileyemeyecek,  iradelerini değiştiremeyeceksiniz. Bunu böyle bilin. HATAYLIYA YAKIŞAN, HAKSIZLIKLAR KARŞISINDA DİRENEBİLMEKTİR. Buradan AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sayın Güler’e de sesleniyorum; Sayın Güler; siz Hatay’da birlik ve beraberliği sağlamak istiyorsanız, eşitliği demokrasiyi içselleştirmek istiyorsanız, çıkın deyin ki, böyle eşitsizlik olan bir ortamda ben aday olamam, bu yüzden ben böyle bir soruşturmayı da kabul etmiyorum, biz de size eyvallah diyelim. Bir Hataylıya yakışanda budur. Haksızlıklar karşısında direnebilmektir. Hataylıların tarihten aldığı en büyük miras haksızlığa ve baskıya direnmektir. Bu, tüm Hataylıların onurla taşıdıkları en büyük miras, en büyük değerdir. Buradan  SAYIN ERDOĞAN SİZE DE HODRİ MEYDAN DİYORUZ. Sayın Erdoğan’a da sesleniyorum. Sayın Erdoğan sizin çıraklarınız, bu tür ayak oyunları ile Hataylı yurttaşlarımızı, Hataylı seçmenlerimizi korkutamazlar. Çünkü Hataylılar özgürlüğün ve bağımsızlığın ne demek olduğunu bildikleri gibi, eşitsizliğe, adaletsizliğe, hukuksuzluğa  karşı durmanın, mücadele etmenin de ne demek olduğunu çok iyi bilirler.  Eğer Sayın Soylu’nun bu tür yaklaşımlarını  siz de destekliyorsanız, TBMM Başkanı gibi, sizde Cumhurbaşkanlığından istifa etmeden bütün devlet olanaklarını da kullanarak aday olabilirsiniz. Buyurun aday olun. Size de meydan okuyoruz. hodri meydan diyoruz. 31 Mart ta Hatay halkı size de gerekli cevabı verecektir.  Cumhuriyet Halk Partisinin elinde olan Hatay Büyükşehir Belediyesi çok daha büyük bir oyla yine CHP li  olarak kalacaktır. Tıpkı görevden aldığınız, Beşiktaş ve Ataşehir Belediyeleri gibi… BEN BURADAN HATAY HALKINA DA BİR ÇAĞRIDA BULUNMAK İSTİYORUM. Değerli Halkım; sizin iradenize hiç kimse soruşturma açarak, kayyum tehditi göstererek müdahale edemez. Sizler iradenize her zaman olduğu gibi 31 Martta da sahip çıkacaksınız. Bundan zerre kadar şüphem yoktur. Buradan tüm Hatay halkına selam ve saygılarımı gönderiyor, destekleri için bir kez daha teşekkür ediyorum.”