İHD Hatay Şube Başkanı Servet Üstün Akbaba, insanlığın çocuklara elindekinin en iyisini vermekle yükümlü olduğunu söyledi.
Akbaba, İHD Hatay Şube binasında ‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, çocukların insan haklarının özel ve özenli ele alınmasını sağlamak amacıyla Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 20 Kasım 1989 yılında, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’yi hazırlayarak üye ülkelerin onayına sunduğunu hatırlattı.
Bu sözleşmenin, 193 ülke tarafından onaylanmasıyla, taraf olan ülke sayısının en yüksek olduğu sözleşme özelliğini halen korumakta olduğuna dikkati çeken Akbaba, şöyle devam etti:
“Bu, dünya ülkelerinin en çok ortaklaştığı konunun çocuk hakları olduğunu göstermesi açısından umut vericidir. Türkiye sözleşmeyi, 1990 yılında imzalamış, 1995 yılında yürürlüğe koymuştur. Bunun yanı sıra Türkiye, Çocuk Hakları içerikli çok sayıda uluslararası sözleşme ve protokole imza atarak çocuk haklarını koruma ve geliştirme iradesini sürdürmüştür.
Ama günümüzde maalesef yapılan araştırmalar sonucunda, çalışan çocuklar çoğu zaman okula devam edememekte hem çalışıp hem okula giden çocuklar ise okulda yeteri kadar başarı gösteremeyerek zorunlu eğitimlerini yarıda bıraktığını gösteriyor.
2018 yılının 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı' ilan edilmesine ilişkin Başbakanlık genelgesine karşın çocuk emeğinin sömürüsü can yakıcılığı ile devam ediyor
Yapılan tespit ve analizlere göre 2. Dünya savaşından sonra Suriye’deki çatışmalar nedeniyle en büyük İnsani Kriz yaşanmaktadır. Suriye’deki savaş 2011’den bu yana devam ediyor. Çocuklar kriz karşısında en ağır bedeli ödeyen ve en ağır yükü taşıyan kesim olmaya devam ediyor: eğitimleri, duygusal sağlıkları, hatta yaşamları bile risk altında.
Çoğu Suriyeli olan 1.7 milyon çocuktan 2018-2019 öğrenim yılı başlangıcında okula kayıtlı olan 616 bin çocuğa karşı, yaklaşık 430 bin çocuk hala okul dışındadır.
Başta Suriyeli aileler olmak üzere; Afgan, Irak ve İran’dan Türkiye’ye giriş yaparak daha iyi yaşam koşullarına erişebilmek için Avrupa ülkelerine yasadışı yollardan giderken yaşanan olaylar nedeniyle her yıl yüzlerce çocuk hayatını kaybetmekte ve yüzlerce çocuk bu süreçte ailelerini kaybederek refakatsiz çocuk durumuna düşmektedir. Türkiye en kısa sürede Mültecilerle ile hakları düzenleyen Cenevre Sözleşmelerini imzalamalı ve geldikleri ülke ve coğrafyaya göre statü verme çifte standartına son vermelidir.
CİNSEL İSTİSMARA UĞRAYAN ÇOCUKLAR
TÜİK verileri Türkiye’de 2014-2017 yılları arasında 7466’sı oğlan, 51818’i kız, toplam 59284 çocuğun cinsel istismara uğradığı belirtiliyor. 2017 yılı yaş aralıkları verileri ise cinsel istismara maruz bırakılan 11 yaş ve altı oğlan çocukların, diğer yaş gruplarına göre bir hayli fazla (%47,15) olduğuna, cinsel istismara maruz bırakılan kız çocuklarında ise yaş arttıkça çocuğa yönelik cinsel istismar sayısının arttığı gözlemleniyor. Cinsel istismara uğrayan kız çocukları içinde 15-17 yaş arası kız çocuklar, tüm yaş grupları arasında %59,18 ile en büyük kesim.
Çocukları da hedef alan cinsiyet eşitliği sorunu Türkiye, küresel cinsiyet eşitliği endeksinde 145 ülke arasında 130. sırada yer alıyor.”