8 Mart Dünya Kadınlar günü Samandağ Kadın Dayanışma Derneğinin organizasyonuyla Samandağ’da  kutlandı. Samandağ Belediyesi Kadın danışma merkezi önünde saat 12.30’da başlayan etkinlik Abdullah Cömert alanında Samandağ Kadın Dayanışma derneğinin açıklamasıyla son buldu. Samandağ Belediyesi Kadın Danışma merkezi önünde başlayan etkinliğe Samandağ Belediye Başkanvekili Av.Cumhur Karaali, Samandağ Kadın Dayanışma Derneği Başkanı  Hülya Nehir, Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Yıldız, Belediye Meclis üyeleri Filiz Çakmak, Nazire Berigel, Berna Kaplan, Şahiye Fırıncı, Dilek Süslü Asiırmak, Fidan Çiftçi, Meltem Ahraz Nural, Chp Kadın Kolları ilçe önceki dönem   Başkanı Sevcan Toprak, CHP Hatay Kadın Kolları önceki dönem Başkanı Şevleda Uzun ve Samandağlı kadınlar katıldı. Samandağ Belediyesi Kadın Danışma Merkezi önünde başlayan etkinlik davul, zurna eşliğinde devam etti. Nidal Aydoğan tarafından müzik dinletisi verildi.  Belediye Başkanvekili Av.Cumhur Karaali ve Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Yıldız Samandağlı kadınlara çiçek vererek günlerini kutladılar. Kadın dayanışma merkezi önünden başlayan yürüyüş alkışlarla, zılgıtlarla, sloganlarla Atatürk caddesinden Dr.Alaatttin Cilli caddesine devam etti  ve ardından  Abdullah Cömert Parkında basın açıklamasıyla son buldu.   Abdullah Cömert alanında gerçekleşen Basın açıklamasında Samandağ Kadın Dayanışma Derneği adına Yeliz Vural metni okudu. Yeliz Vural tarafından okunan açıklamada: ”Sevgili kadınlar sevgili kız kardeşlerim. 8 Mart 1857 de dokuma işçisi kadınların eşit işe eşit ücret talep etmeleri ile başlattıkları grevde, fabrikada çıkan yangın sonucu 129 kadının yanarak can verdiği günün adıdır 8 Mart. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul etti.  150 yılı aşkın zamandır biz kadınların canıyla, kanıyla devam eden mücadelemizde, seçme ve seçilme hakkı, mülkiyet  edinme hakkı,  eğitim hakkı gibi birçok haklar elde ettik. Dün bunlarla uğraşırken bugün CEDAW ve İstanbul Sözleşmeleri gibi uluslararası sözleşme hükümlerinin hayata geçmesi için de mücadelemiz devam ediyor. 2017 yılında Türkiye’de 409 kadın cinayeti oldu. 387 çocuk cinsel istismara uğradı.332 kadın cinsel şiddete maruz kaldı. İlimiz Hatay’da ise 8 Kadın Cinayeti, 200 civarında çocuk istismarı yaşandı. İstanbul’da bir hastanede yaşanan, 115 çocuğun hamileliğinin gizlendiği skandalı ortaya çıktı. Bizler çocukların çalışmak zorunda olmadığı, istismar edilmediği, tek derdinin oyun oynamak olan bir dünyanın yaratılması için mücadele ediyoruz.    Türkiye’nin de tarafı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nin ‘önleme, koruma, kovuşturma, politika geliştirme’ ilkelerinin uygulanması gerekmektedir. Çocuk istismarında, ne kimyasal hadım ne de gündeme getirilmeye çalışılan idam çözüm değildir. Kadına ve çocuğa karşı işlenen suçlarda öncelikle kısa vadede cezasızlık kültürünü ortadan kaldırmak gerekmektedir. Adil yargılama sonucunda caydırıcı olacak cezalar verilmelidir. Kadınlara karşı şiddet fiziksel güçten değil ekonomik toplumsal eşitsizliklerden kaynaklanıyor. Çözümde hayatın her alanında eşitliği sağlamaktan geçer. Eşitsizliği arttırdığınız sürece şiddeti de körüklersiniz. Şiddetle mücadelede yapılması gereken ilk şey her alanda kadın erkek eşitliğini hayata geçirmek olunmalıdır. İkinci önemli konu şiddetle mücadele eden bağımsız kadın örgütleri desteklenmeli, ekonomik ve kadrosal olarak güçlendirilmeli. Üçüncü konu 7/24 hizmet verecek Alo Şiddet Hattı’nın kurulmalı, ülke çapında kadınların kolayca ulaşabilecekleri sığınaklar/danışma merkezlerinin ağı oluşturulmalı. Şiddetle mücadele için farklı formül arayışlarına gerek yok. İstanbul Sözleşmesi’nin bir an önce hayata geçirilmesi yeterli olacaktır. Taciz, tecavüz, kadın ve lgbt li cinayetleri durmalıdır. Çocuk istismarları son bulmalıdır. Esnek-güvencesiz  çalışma ortadan kaldırılmalıdır. Büyük bedellerle yaratılan, kadınların kendi hayatlarını ve dünyayı dönüştürme mücadelesinin sembolü olan 8 Mart’ ta   yine alanlardayız. Biz  kadınlar  adil, eşit, özgür, laik, dayanışmacı ve barış içinde yaşayacağımız bir dünyayı yaratmak için kurtuluşumuzun kendi ellerimizde olduğunu biliyoruz. Bize dayatılan yoksulluğu, şiddeti, ayrımcılığı, gericiliği kabul etmiyoruz.Biz kadınlar Vardık, varız, var olacağız! Yaşasın kadınların uluslararası birlik,dayanışma ve mücadele günü.. “ifadelerine yer verildi.