Hatay Dişhekimleri Odası Başkanı Nebil Seyfettin, toplumun ve her bireyin ağız diş sağlığının iyileştirilmesini ve nitelikli dişhekimliği hizmetinin sunulmasını amaç edindiklerini söyledi.
Oda Başkanı Seyfettin, Türk Dişhekimleri Birliği ve Odaları tarafından toplumun ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlenmesine katkı vermek, dikkatini çekmek, doğru alışkanlıklar kazandırmak amacıyla her yıl 22 Kasım’da “Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası”nı kutladıklarını bildirdi.
Amaca ulaşabilmek adına, hafta boyunca tüm odalarla birlikte, kamuoyu oluşturmak ve seslerini yetkililere ulaştırabilmek için değişik etkinlikler düzenlediklerine dikkat çeken Başkan Seyfettin, şunları söyledi:
“Türk Dişhekimleri Birliği ve Odaları, toplumun ve bireyin ağız diş sağlığının iyileştirilmesini ve nitelikli dişhekimliği hizmetinin sunulmasını amaç edinmiştir. Bu hedefe ulaşabilmek için de bilimsel temelli, kanıta dayalı ve koruyucu ağız diş sağlığına öncelik veren politikaları savunmaktadır.
Son yıllarda, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Dünya Dişhekimleri Birliği (FDI) öncülüğünde başlatılan ve İstanbul’da gerçekleştirilen FDI Kongresi’nin de sonuç bildirgesi olarak imzalanıp deklare edilen FDI 2020 Vizyonu olan “Ağız sağlığı, genel sağlığın ayrılmaz bir parçasıdır ve temel insan hakkıdır” sloganını TDB ve Odalarımız en önemli temel hedef olarak görmeye devam ediyor. Geçtiğimiz iki yıl, yaşanan pandemi nedeniyle dünyada ve ülkemizde meslek grubumuzu da ilgilendiren olumsuzluklara sahne olmuştur. Tüm dünyada süregelen ekonomik krizin de eklenmesiyle serbest çalışılan muayenehaneler ayakta kalmakta zorlanmaktadır.
Bu süreçte, özel sağlık kuruluşları pandemi koşullarında çalışarak kamuya hizmet verip, devletin üzerinden yükü almışlardır. Üniversitelerde eğitim sekteye uğramış; öğrencilerin klinik eğitimleri eksik kalmıştır. Kamuda çalışan meslektaşlarımızın görev tanımları değişmiş ve filyasyon yükünü üstlenmişlerdir.
Bu dönem boyunca kamuda hasta randevuları verilmediği ya da çok sınırlı tutulduğu için pandemi koşullarının yumuşadığı bugünlerde birikmiş tedavileri karşılamak amacıyla kısa aralıklarla yoğun MHRS randevularıyla karşı karşıya kalındığını görmekteyiz. Bu durum tedavilerin niteliğini etkilemekte ve dişhekimi meslektaşlarımızla hastaları karşı karşıya getirmektedir.
GENÇ KUŞAK YURTDIŞINA YÖNELİYOR
Pandemi nedeniyle yüz yüze eğitimin aksamış ve yeterli klinik eğitimlerinin verilememiş olması; mezuniyet sonrası eğitim ihtiyacının artması gerekliliğini doğurmuştur. Hem mezun sayısının hem sahibi dişhekimi olmayan sağlık kuruluşlarının artması, genç meslektaşlarımızın zorunluluktan buralara yönelmesi ve ucuz iş gücü haline gelmesi sonucunu beraberinde getirmektedir. Sahibi dişhekimi olmayan ticarethane benzeri kurumlarda çalışmaları, yetersiz ücret ve uygunsuz çalışma koşulları genç kuşağı yurt dışına yöneltmektedir. Tüm bu sorunların çözümü için üniversite sayısı, eğitim, iş gücü ve istihdamın nicelik ve nitelik açısından planlamasının düzenlenmesi gerekmektedir.
Sahibi dişhekimi olmayan sağlık kuruluşu sayısındaki artış, zincir işletmelerin sayısının artması ve diş hekimlerinin ucuz iş gücü haline getirilmesi, mesleğin geleceğinin sermaye sahiplerine bırakılması mesleğimizin karşı karşıya bırakıldığı önemli sorunlardandır. Meslektaşlarımızın özlük hakları gözetilerek, dişhekimi yanında dişhekimi çalışabilmesinin önü açılırsa bu sorunların çözümüne katkı sağlanabilir. Tüm bunların yanı sıra Avrupa ve komşu devletlerde yaşanan kriz ve çatışma durumu; yetkinliği ve denkliği kontrol edilemeden sisteme dahil edilen veya ruhsatsız çalışan mülteci dişhekimi ve öğrenci sayısının artmasına neden olmuştur.
DEFALARCA ERTELENEN YÖNETMELİK NE YAZIK Kİ BEKLENTİLERİ KARŞILAMADI
2015 senesinde çıkarıldığı günden bu yana defalarca ertelenen ve 06 Ekim 2022 tarihinde yayınlanan “Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik” ne yazık ki beklentileri karşılamamaktadır. Mesleğimizin sermayeye giderek daha fazla teslim olduğu bugünlerde; bu sorunları bilen ve çözüm üretmeye vakıf olan meslek örgütümüzün önerilerini dikkate alarak hazırlanacak bir yönetmelik ihtiyacı söz konusudur.
Mesleki özgürlüğü kısıtlamayan, meslek onuru ve hasta yararını gözeten, adil, nitelikli, erişilebilir sağlık hizmeti amaçlayan düzenlemelere gereksinim duyulmaktadır.”