Hatay Tabip Odası, 'Doktor Aynur Dağdemir birlikte çalıştığı bir kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken öldürülmesinin yıldönümünde' basın açıklaması gerçekleştirdi.
Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz'ın da hazır bulunduğu toplantıda, basın açıklamasını Dr. Şükran Güleç Barutçu okudu.
Barutçu, açıklamasında şu sözlere yer verdi:
"19 Kasım 2015’te meslektaşımız Doktor Aynur Dağdemir birlikte çalıştığı bir kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken öldürüldü. Öfkenin günü çünkü, Aynur kadınlar için güvenli olmayan çalışma ortamında erkek şiddeti ile aramızdan alındı. Dayanışma günü çünkü, Aynur cesareti ile bizlere kadın dayanışmasının vazgeçilmez önemini ve gücünü gösterdi.
Biz kadın hekimler, pandemi ile birlikte kadına karşı hamlelerini arttıran patriyarka, tüm ülkede giderek artan şiddet sarmalı ve sağlıkta çöküş ile yükselen sağlıkta şiddet nedeniyle neredeyse her gün şiddet ile karşı karşıya kalıyoruz. Sağlıkta dönüşüm projesinin 20. yılını geride bıraktığımız bu günlerde. bu dönüşümün kadın hekimleri hayattan koparışına tanıklık ettik. Sağlıkta dönüşüm projesi kadın sağlık çalışanları için ölümcül çalışma koşulları yaratırken, güvensiz işyerleri erkek şiddetini cesaretlendirmeye devam etti.
FİNCANCI HUKUKSUZCA TUTUKLANDI
Her geçen gün şiddetin arttığı, adaletin yok sayıldığı coğrafyamızda son olarak TTB Merkez Konseyi Başkanı, bir insan hakları savunucusu, bir adli tıp profesörü, hepsinden öteye ömrünü kadına yönelik şiddeti önlemeye adamış meslektaşımız Dr. Şebnem Korur Fincancı hukuksuzca tutuklandı. Kadın hekimler olarak bizler Şebnem Hoca’nın ve birliğimizin neden hedef alındığını biliyoruz. Pandemi boyunca aklın ve bilimin ışığında hakikatleri ve yok sayılan sağlık hakkını savunduğumuz için… Meslektaşlarımızın ölümünden bu sağlık sisteminin sorumlu olduğunu gün yüzüne çıkardığımız için… Kadını yok sayan sağlık politikalarına karşı durduğumuz için… Özetle Kolumuz ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi başta olmak üzere tüm odalarımız ve organlarımızla toplum ve kadın karşıtı politikalara en güçlü karşı duruşu sergilediğimiz için…
Biz Mirabel Kardeşlerin mücadele azmini, Melike’nin, Rümeysa’nın öfkesini, Aynur’un cesaretini, Füsun Sayek’in öncülüğünü, Esin Hoca’nın bilim aşkını, Şebnem Hoca’nın hekimlik duruşunu kendine rehber edinip kuşanmış kadın hekimleriz. Erkek şiddeti, kadın akademisyenleri hedef alan bilim düşmanlığı, kadını yok sayan sağlık politikaları son bulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz."