Hatay Mahalli Haber
MENÜ

OP. DR. Ahmet Özdemir uyardı

Yayınlanma Tarihi : 23.10.2017 00:00 Bu haber 3743 defa okundu
Özel Doğu Akdeniz Hastanesi Op. Doktoru olan Ahmet Özdemir, Hatay Asi Gazetesi’ne önemli demeçler verdi. Obeziteden şeker hastalığına kadar birçok konuya değinen Ahmet Özdemir önemli bilgilere değindi.   Op. Dr. Ahmet Özdemir; “ Özel Doğu Akdeniz Hastanesinde Tip 2 Şeker hastalığı ve Obezitenin Metabolik Cerrahi tedavisine devam edilmektedir. Şeker hastalığı dünya genelinde yarattığı sorunlar nedeniyle her yıl milyonlarca kişinin erken ölmesine veya sakat kalmasına neden olmaktadır. 12-15 ekim 2017 de düzenlenen 5.Ulusal ve 3.Akdeniz Obezite ve Metabolik Cerrahi Kongresi’nde yapılan bir sunumda ülkemizde yaklaşık 13.5 milyon kişinin şeker hastası olduğu belirtilmektedir. Ne yazık ki görülme sıklığı da giderek artmaktadır. Diyabetin etkin tedavi edilememesine bağlı olarak Kalp, damar, göz, böbrek ve sinir hasarları ortaya çıkmaktadır. Bu hasarlara bağlı kalp krizleri, böbrek yetmezliği, felç, görme kaybı ve erken ölümler görülmektedir. Bu nedenle Tip2 şeker hastalığının tedavisi ve kan şekeri kontrolü çok önemlidir. Bütün tedavilere rağmen hastaların çoğunda diyabet kontrolü sağlanamamaktadır. Diyabet kontrolü sağlanamayan bu hastalarda Metabolik Cerrahi yapılıyor, çok etkin ve olumlu sonuçlar alınmaktadır” dedi. ŞEKER HASTALIĞI NASIL ORTAYA ÇIKAR? Özdemir: “Vücudun yaşaması için gereksinim duyduğu enerjiyi besin maddelerinin parçalanma ürünü olan glikoz yani şekerden alır. Yaşam enerjisinin ortaya çıkması şekerin hücre içine girmesi ve orada enerjiye dönüşmesi gerekir. Bunun için pankreasta üretilen insülin denen hormona mutlak ihtiyacı duyulmaktadır. İnsülini olmayan hücre hiçbir surette şekeri içine alıp enerji üretemez. Çünkü insülin, şekeri hücre içine alan anahtar konumundadır. Eğer insülin üretiminde bir eksiklik veya hücre içinde/dışında etkisini engelleyen bir olay gelişirse buna bağlı olarak şeker hücre içine giremez.    Hücre içine giremeyen şeker kanda birikerek kandaki değeri yükselir. İşte Tip2 şeker hastalığı budur. Vücut bunu tolere etmek için daha fazla insülin salgılar. Bu da iştahı açarak daha çok yemek yenmesine ve diğer yandan daha çok şeker yükselmesine neden olur. Bu aşamada diyabet kontrolü sağlanamazsa kısır döngü devam eder. Zamanla vücuttaki insülin depoları tükenir ve geri dönüşü olmayan zararlara gidiş olur. Burada insülinin işlevini aksatan ve şeker hastalığı oluşmasına neden olan hormonlar kötü hormon/direnç hormonları diye adlandırılan hormonlardır. Bu hormonlar sindirim sistemi/ince bağırsakların üst kısmından salgılanmaktadır. İnsan vücudunda ince bağırsaklar çok sayıda hormon salgılayan çok önemli bir endokrin organdır ve ince bağırsaklar olmadan yaşamak kabil değildir.   İnce bağırsakların son kısmından da kötü hormonların tersine çalışan hormonlar/iyi hormonlar üretilmektedir. İyi hormonlar kötü hormonların etkisini engeller ve diyabetin dışarıdan hiçbir ilaca veya insüline gerek kalmadan kontrolünü sağlar. İyi hormonlar aynı zamanda tokluk hissi vererek fazla yemek yenmesini ve dolayısıyla fazla kilo alımını engeller” dedi. İNCE BAĞIRSAĞIN UYARILMA İHTİYACI GEREKİR Özdemir: “İyi hormonların salgılanabilmesi için o kısım ince bağırsağın gıdalarla temas etmesi ve uyarılma ihtiyacı gerekir. İşte Metabolik Cerrahi ile bu temel özelliğe dayanarak ortaya çıkmıştır. Metabolik Cerrahi aynı seansta iki aşamadan oluşur. İlk aşamada midenin kötü hormon (iştah açan hormon) salgılayan dış kısmı alınarak mide küçültülür. Böylece yemek miktarı ve iştah azalarak fazla kilonun atılmasını sağlar. Ardından ikinci aşamaya geçilir. Bu aşamada iyi hormon salgılayan ince bağırsakların son kısmı hazırlanır ve üst/baş kısmına alınarak mideye bağlanır. Mideden gelen gıdalar ince bağırsağın son kısmına doğrudan temas ederek iyi hormonların ortaya çıkmasını sağlar. İyi hormonlar aynı zamanda tokluk hissi verdiğinden erken doyum sağlanır. Bağırsakların bu tür bağlanması da hastaların fazla kiloları varsa atmasını sağlar. Bu müdahaleler metabolik etkilerinden dolayı aslında hormon müdahaleleridir, obezite müdahalesi değildir” dedi. METABOLİK CERRAHİ ÇIĞIR AÇMIŞTIR Özdemir: “Metabolik Cerrahi normal kilolu diyabetik hastalara yapıldığı gibi diyabetik obez hastalara da uygulanmaktadır.  Obezite için uygulanan Tüp Mide veya Gastrik bypass müdahalelerinde 5 yıl sonra % 30-35 oranında tekrar kilo alımı olmaktadır. Metabolik Cerrahi müdahalelerde kilo ne kadar fazla ise o kadarını vermektedir ve tekrar geri almamaktadır.  Dünya kongrelerinde güçlü etkinliği sunularla belirtilmiş olan Metabolik Cerrahi, global olarak büyük çığır açmıştır. Bu müdahaleler yılların deneyimli bir ekibi ile Özel Doğu Akdeniz Hastanesinde yapılmaya devam etmektedir” açıklamalarına yer verdi.  
Paylaş Paylaş Paylaş
OP. DR. Ahmet Özdemir uyardı
Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol