KESK Hatay Dönem Sözcüsü Atıf Kılıç önceki gün Antakya Köprübaşında düzenlenen eylemde bir basın açıklaması yaptı.
Kılıç açıklamasında, “Olağanüstü Hal kapsamında çıkartılan ve Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle yine binlerce kamu emekçisi ihraç edilmiştir” dedi.
Kılıç açıklamasının devamında, “Bunun yanı sıra yine bir kararname ile içinde çok sayıda basın yayın organına ilişkin kapatma kararı da alınmıştır.
Kanun hükmünde kararnameler direnenlerin, ezilenlerin, kadınların, işçi ve emekçilerin haklarını yok sayan uygulamalar olarak, AKP tarafından yıllardır kullanılmaktaydı. Ancak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından parlamento askıya alınmış hukuksuzluğun hukuku dayatılmış ve Türkiye KHK’larla biçim verilen, halkın demokratik iradesinin hiçe sayıldığı, örgütlenme özgürlüğü başta olmak üzere sendikal hakların askıya alındığı, ifade ve basın özgürlüğünün ortadan kaldırıldığı bir ülkeye dönüştürülmüştür. Bu keyfi ve hukuksuz idare biçimi OHAL’e yaslanarak genişletilmiş ve şimdi başkanlık dayatmasıyla daha da netleşmiştir. Bu intikamcı ve hukuksuz dayatmalar karşısında kamu emekçileri olarak hukukun bizleri yok saydığı yerde meşru direnme hakkımızı sonuna kadar kullanacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır” dedi.
ASLA YALNIZ DEĞİLSİNİZ DİYORUZ
Kılıç açıklamasına şöyle devam etti, “Bunun yanı sıra rektörlük seçimleri kaldırılıyor savunma hakkı sınırlandırılıyor avukatlık mesleği denetim altına alınıyor. Gazete, internet yayını kapatılarak susturuluyor.
İMC TV, Hayat TV, Dicle Haber Ajansı ve daha birçok yayın kuruluşu arka arkaya kapatıldı. Basına yönelik saldırı Cumhuriyet gazetesine de uzandı. Basın emekçileri hakkında gözaltı kararları çıkartılmaya devam ediliyor.
İktidarın baskı, linç, karalama politikalarına ve faşizan uygulamalarına inat, emekten yana, halkın haber alma hakkı için mücadele veren, gerçekleri korkusuzca sayfalarına taşıyan basın kuruluşu ve emekçilerine dayanışma duygularımızı iletiyor, asla yalnız değilsiniz diyoruz!”
KARANLIKTA İŞLENEN SUÇLAR GÖRÜNMEZ DEĞİLDİR
Kılıç açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı, “Darbe girişimi bahanesiyle ilan edilen OHAL, AKP’nin tüm muhalefeti baskı altına alması için bir araç olarak kullanılmakta, hukuk, Anayasa ve Uluslararası sözleşmeler ayaklar altına alınmakta, düşünce ve ifade özgürlüğü engellenmeye çalışılmaktadır.
OHAL rejimi demokrasinin, sendikal hakların, kuvvetler ayrılığının köküne kibrit suyu dökmektir. Tam bir keyfi rejim inşasıdır
Yapılan bu uygulamalar KHK yapıcılarının insafına ve takdirine bağlı konular değildir. Bunlar “hak”tır. Kazanılmış hak ve hak kavramıyla keyfi biçimde oynayamazsınız. Darbe girişiminin ihalesini kamu emekçilerinin sırtına yükleyemezsiniz. İşimizle, ekmeğimizle oynayamazsınız.
Buradan tekrar sesleniyoruz.
Açığa alınan ve ihraç edilen arkadaşlarımız görevlerine iade edilene kadar, haklarımız işimiz ekmeğimiz için; açığa almaları ihraçları ve baskıları direnişle karşılayacağız!“