Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası Hatay 1 nolu Şube Başkanı H. Suat Sadıç, Laikliğin yeni Anayasa’da konulmaması önerisinde bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmil Kahraman’ı istifa etmeye çağırdı.
Köprübaşında eylemde basın açıklamasını okuyan Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası Hatay 1 nolu Şube Başkanı H. Suat Sadıç, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman’ın, laikliğin yeni anayasada olmaması ve dindar bir anayasa yapılması gerektiğini ifade ederek, AKP iktidarının hedefinin laikliği yok etmek olduğunu ikrar ettiğine vurgu yaparak, tepkisini şöyle sürdürdü:
“Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün en önemli devrimlerinden birisi laikliktir.
İnsanların inançlarına saygı gösterilmesi gerektiğini savunan Eğitim-İş, Atatürk’ün söz konusu tanımını benimsemiştir ve Devlet yönetiminde inançların öne çıkmasına karşıdır. Laik düzlemde, inançlar, eğitim, hukuk, bilim ve ekonomiye etki etmemelidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kurumları ve kuralları, dine, etnisiteye göre değil, laiklik ilkesine göre şekillenmiştir ve bu yapı korunmalıdır.
Ancak gerici, hilafet ve şeriat özlemleri duyanlar; laik Türkiye’ye, laik eğitime, laik yaşama darbe vurdukları yetmediği gibi şimdide Anayasayı “dindar ve kindar” yapmanın peşinde koşmaktadırlar.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri’nin, büyük önderimizin ve O’nun kurucusu olduğu Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş bir devlet ve toplum kurma hedeflerini rafa kaldırarak yok etme hak ve yetkileri yoktur.”
KAHRAMAN KENDİNİ VAR EDEN İRADEYİ KORUMALIDIR
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası Hatay 1 nolu Şube Başkanı H. Suat Sadıç, yeni Anayasa’da laikliğin konulmaması önerisinde bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman’ın, kendilerini var eden iradeyi korumakla yükümlü olduğunu dile getirdiği açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Laiklik olmaksızın demokrasi olamaz. Dünyada bu gerçeğin aksini ortaya koyan tek bir devlet yapılanması örneği yoktur. Laikliği dışlayan devletlerin “tamamında” kadın sosyal yaşamdan soyutlanarak eşit bir insan olmak bir yana “meta’ya dönüştürülmüştür. Yine laiklik ilkesinin olmadığı devletlerin tamamında, toplumu oluşturan diğer inanç grupları üzerinde ağır baskı kurularak, farklı renkler devlet vahşetiyle yok edilme sürecine sokulmuşlardır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran irade; yıkılmış, tarumar edilmiş bir imparatorluktan geriye kalan eğitimsiz, yoksul, savaşlar nedeniyle genç nüfusunun tamamına yakınını kaybetmiş bir toplumdan bugün çağdaş medeniyetler seviyesine çıkmış bir Cumhuriyet yaratmıştır. Anadolu coğrafyasını ve geri kalmış toplumların hayallerini güneş gibi aydınlatan bu Cumhuriyet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğü ve dehasını gözler önüne sermektedir.”
DİNCİ FAŞİZME KARŞI MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ
Açıklama, “Eğitim-İş, tüzüğümüzde de belirtildiği üzere, Atatürk ilke ve devrimleri ile Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklik ilkesi üzerinde yükseldiğinin bilinciyle, laiklik ilkesinin korunmasına büyük önem verir. Kişilerin inanç ve vicdan özgürlüklerini savunurken, dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanmalarını ya da baskı altına alınmalarını da kabul edilemez bulur. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman’a, kendilerini var eden iradeyi ve o iradenin sonucu olan siyasal rejimi korumakla yükümlü olduklarını hatırlatıyor, bir kez daha istifa etmeye davet ediyoruz.
Her koşulda demokrasiye, çağdaşlığa, laik ve üniter yapıya, ulusal birlik ve beraberliğimize, Mustafa Kemal Atatürk’e, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerine sahip çıkan Eğitim-İş olarak; Cumhuriyete açık bir saldırı niteliğinde olan bu eylem karşısında tüm Cumhuriyet Savcılarını göreve çağırıyoruz. Cumhuriyetten, laiklikten demokrasiden yana tüm demokrasi güçlerini de dinci faşizme karşı ortak mücadele etmeye davet ediyoruz. “ denilerek sona erdi.