Hürriyetçi Sağlık Sen Hatay İl Başkanı H. Nurullah Yılmazoğlu Yaptığı açıklamada şiddet olaylarına değindi, gün geçtikçe artan sağlıkta şiddetin önlenmesi amacıyla alınan önlemlerin yetersiz olduğunu, öncelikle vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi ve sağlık okuryazarlığının artırılması gerektiğini ileri sürdü. Sendika İl başkanının yaptığı basın açıklamasında önemli hususlara vurgu yapıldı. 

ALINAN TEDBİRLER YETERSİZ KALIYOR 

Kuşkusuz sağlık bakanlığı şiddetin önlenmesi amacıyla birtakım çabalar göstermektedir. Ancak, yapılan yasal düzenlemeler ve alınan önlemler ne yazık ki, sağlıkta şiddeti ortadan kaldıramamıştır. Neredeyse her gün farklı illerden şiddet haberleri ile karşılaşıyoruz. Şiddet eylemini gerçekleştiren vatandaşa uygulanan yaptırımların ve alınan önlemlerin caydırıcı olduğunu düşünmüyoruz. Daha akılcı ve daha kalıcı fiziki, idari ve hukuki tedbirlere ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha ve inşallah son kez söylemek istiyoruz. 

Sağlık bakanlığı yasal düzenlemelerin yanı sıra alınması gereken idari ve fiziki tedbirleri alma ve sağlık çalışanlarının güvenliğini sağlama konusunda malesef duyarsızlığını sürdürmektedir. Sosyal tarafların bu yöndeki ısrarlı taleplerini de görmezden gelmektedir. Adeta bildiğini okumaya devam etmektedir. 

HASTANELER YOL GEÇEN HANINA DÖNDÜ 

Herkesin malumu olduğu üzere, hiçbir kısıtlama olmaksızın herkesin rahatlıkla girebildiği hastaneler, üzülerek ifade ediyorum ki, yol geçen hanına dönmüştür. 

Sağlık çalışanı ile sosyal hayatta husumeti olanlar dahi eylemlerini hastanede gerçekleştirmeyi kendileri açısından daha güvenli görmektedir. Her türlü silah ve yaralayıcı aletlerle kolaylıkla hastanelere girilebilmektedir. Onlarca güvenlik personeli ile de hastanelerin güvenliği sağlanamamaktadır. 

Sağlık bakanlığının hasta memnuniyetini artırmak için, sağlık çalışanlarının vatandaşın şiddetine maruz kalma endişesi taşımalarına göz yumduğunu düşünmüyor değiliz. 

SİSTEM HASTALARI ŞİDDETE ZORLAMAKTADIR 

Günlük hasta sayısının fazlalılığı nedeniyle kısa süreli muayeneye zorlanan hekimlerden beklenen ilgiyi göremeyen hasta ve yakınları, randevu sorunu yaşayanlar, uzun kuyruklarda psikolojisi bozulanlar, acil servislerde öncelik bekleyenler, sağlık bakım hizmetlerinden memnun olmayanlar, sağlık okuryazarlığı ve eğitim düzeyi düşük olan hasta ve yakınlarının yaşadığı sorunlar nedeniyle sağlık çalışanlarını sorumlu tutmaktadır. Oysa, bütün bu sorunlar, hastaneleri ticarethaneye, hastaları da müşteriye dönüştüren sağlık sisteminden kaynaklandığını artık her vatandaşımız tarafından kabul edilmeli ve ellerini sağlık çalışanlarından çekmelidir. 

Öte yandan, yöneticilerin ve siyasetçi gibi bazı çevrelerin söylemleri, sağlık çalışanlarının vatandaşın nezdinde itibarsızlaştırılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle vatandaşlarımızın sağlık çalışanlarının mesleğine ve emeğine olan saygısı ve itibarı gün geçtikçe azalmaktadır. 

SAĞLIKTA ŞİDDET TERÖR EYLEMİDİR

Gelinen noktada sağlık çalışanlarına korku salma ve yıldırma hedefiyle şiddet uygulandığını gözlemliyoruz. Şu veya bu sebeple sağlık çalışanlarının görevleri başında süreklilik arzedecek ve yaygın bir şekilde şiddete maruz kalmaları veya şiddete maruz kalma endişesini taşımaları ciddi güvenlik tehditidir. Bu itibarla, kamu hizmetini engelleyecek, kamu malına zarar verecek, sağlık çalışanlarının itibarını zedeleyecek ve güvenliğini tehdit edecek şekilde uygulanan şiddet vakaları terör eylemi kapsamında değerlendirilmelidir.