Hatay Valisi Rahmi Doğan, İMEAK Deniz Ticaret Odası İskenderun Şubesi’nin desteği ile “İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası, Büyük İskender İskenderun’da Uluslararası Konferansı”na katıldı. İskenderun ilçesinde gerçekleşen, Büyük İskender İskenderun’da Uluslararası Konferansı’nda katılımcılara İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası Projesi’nin tanıtımı ve İskenderun Tematik Müzesi ile ilgili bilgiler verildi. İskenderun Deniz Ticaret Odası Başkanı Kemal Kutlu açılış konuşmasında “Konferansımız İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası artı İskenderun Tematik Müzesi. Turizm Bakanlığımızın 2023 alternatif turizm destinasyonları birliği Deniz Ticaret Odası olarak bunu en uygun illerden biri olarak kentimizi görüyoruz. Denizimiz, kumsalımızın, eski kültürümüz ve gastronomi kenti olmamız açısından kentimizin önemli bir destinasyon olduğumuzu düşünüyoruz. İskenderun İskender'in kurduğu ilk şehir ve Pers Kralı Darius ile yaptığı meşhur savaşın yeri olmasın açısından bu konuda farkındalık yaratmak istiyoruz. Burada amacımız İskender ve İskenderun’u ve antik limanlarımızı dünyaya tanıtmak. Türkiye turizm gelirlerinin % 20'sini deniz turizminden kazanıyor.  Baktığınızda dünyada bisiklet turizminin cirosu 40 milyar dolar. Bunlar şehrimizde mevcut altyapılar. Sayın Valimizin bunda çok büyük katkısı var, kendisine teşekkür ediyoruz. Devletimiz altyapısını yaptı bundan sonra da bizlere ilimizi tanıtıp gerekli organizasyonları yapmak düşüyor. İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı konuşmasında, “Büyük İskender İskenderun'da Uluslararası Konferansı'na katılımınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyor ve hoş geldiniz diyorum.” dedi. DOĞAN: MERSİN’LE BAŞA BAŞ MÜCADELE EDEN YAŞ MEYVE SEBZE İHRACATI OLAN BİR İL HATAY Hatay Valisi Rahmi Doğan konuşmasında “İskenderun'da uluslararası bir konferansta yer almak beni çok mutlu etti. Hatay medeniyetlerin buluştuğu bir şehir.  Tarımı, sanayisi, hizmet sektörü,  imalat sektörü ve turizmi ile var olan bir şehiriz. 2019 yılı rakamlarıyla ihracatımız 3 milyar dolara yakın.  Bu ihracat içerisindeki dağılıma baktığınızda da bunun % 80’ini imar sektörüyle sağlamıştır. Yine tarım açısından baktığınızda Türkiye'deki iller içerisinde Mersin'le başa baş mücadele eden ve 500 milyon dolarlık bir yaş meyve sebze ihracatı olan bir iliz.   Turizm açısından baktığınızda ise 160 kilometre deniz sınırı olan yaylasıyla, ovasıyla, doğal güzellikleriyle, gastronomisi ile var olan bir şehiriz. Ama turizmden istediğimiz payı alamamış durumdayız. Burayı bir cazibe merkezi haline getirebilmek anlamında çalışmalar yürütüyoruz. Bunu hem merkezi hükümet hem valilik hem de yerel birimler ve belediye olarak bir uyum içeresinde yürütmeye çalışıyoruz. Biz bu konuda iddialı bir iliz dolayısıyla turizmden pay alabiliriz. İnsanları buraya getirebiliriz sadece gastronomi, deniz kum güneş değil tarihinde medeniyetlerin de var olduğu, tarihi yat limanları, tarihi köyler, tarihi şehirler üzerinde yaşıyoruz. İşte Büyük İskender bunlardan bir tanesi. Dünyada kendi topraklarında çıkan eserlerin sergilendiği nadide müzelerden birine sahibiz. Hatay müzemizi ziyaret ettiğinizde göreceksiniz oradaki eserlerin tamamı bu topraklardan çıkmış eserlerdir. Müzedeki zenginlik aslında bu toprakların ne kadar zengin olduğunun göstergesidir. Tabii turizmi canlandırmak anlamında Hatay Valiliği olarak çalışmalar yürütüyoruz. Samandağ ve Arsuz arasında yaptığımız bir yat limanı var. Buradaki yat limanının inşallah önümüzdeki ay ihalesini yapacağız. Sadece yat limanı değil yanına su sporları merkezi de yapılacak. Burası bir cazibe merkezi olacak. SAMANDAĞ-ARSUZ YOLUNDA 1 NİSAN DA ASFALTA BAŞLANIYOR Arsuz ve Samandağ ilçelerimizi birleştiriyoruz. Burada yapmış olduğumuz 16 kilometrelik bir yol çalışması var. Yol çalışması tamamlandı. 1 Nisan 2020 itibariyle asfaltlama çalışmasını başlıyoruz ve 1 Mayıs 2020 itibarıyla bu yolu açmayı düşünüyoruz. Burası sadece yol değil burası turizm yolu. Bu yolun kenarına biz gidiş-geliş toplam 52 kilometrelik bir bisiklet yolu yapıyoruz. Bu alanın tamamı bir orman arazisi ve milli parklar sınırları içerisinde.  Burada herhangi bir yerleşim yeri yok. Burada doğayı koruma anlamında ciddi çalışmalarımız var. Bu yol bir transit yol değil.  Bu yollarda insanların gelip dinlenebileceği, vakit geçirebileceği mekânlar oluşturmaya çalışıyoruz.” dedi.