İlçemiz İskenderun’da, 28 Ağustos 2019’da Doğan Petrol civarında meydana freni boşalan kamyon kazasının yankıları sürüyor. İkisi çocuk 13 kişinin yaralandığı, 12 aracından hasar gördüğü son kaza güzergâhta alınan tedbirlerin halen yetersiz kaldığını gözle önüne serdi. Meydana gelen elim trafik kazası sonrası üzüntü ve endişelerini dile getiren Gazeteci Doğan Süslü “Bu büyük tehlike 1994 yılından bu yana tam 25 yıldır devam ediyor. İskenderun'da 2014 yılına kadar, son 20 yılda freni patlayan ağır tonajlı araçların sebebiyet verdiği trafik kazalarında 40’ı aşkın insanımız yaşamını yitirdi, yaklaşık 90 kişi hafif ya da ağır şekilde yaralandı ve yine yaklaşık 50 araçta maddi hasar oluştu. Verdiğim bilançoya 2014 yılından sonraki kazalar ve son kaza eklenmemiştir. Eklendiğinde, karşımıza çok daha vahim bir bilanço çıkar. Peki hiç mi tedbir alınmadı? Elbet Hatay Valiliği, Hatay ve İskenderun Emniyet Müdürlüğü, Trafik Şube Müdürlüğü, Belen ve İskenderun Kaymakamlığı ile Karayolları tarafından bazı tedbirler alındı. Ancak alınan önlemlere rağmen kazalar hala devam ediyor. Alınan tüm tedbirler yetersiz kalıyor. Belen ve İskenderun ilçelerimiz freni boşalan araçlar manasında ciddi bir risk altındadır. Hatay ve İskenderun medyası olarak, yaygın basının temsilcileri arkadaşlarımız tarafından, mevcut trafik tehlikesi defalarca gündeme getirildi. Ben kendi adıma konuyla ilgili en az beş köşe yazısı yazdım, mevcut tehlikeyi onlarca kez haber yaptım. 28 Ağustos’taki son kaza sonrası İskenderun Kaymakamı İskender Yönden’i özet olarak bilgilendirdim. İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’ya yine özet bilgi geçtim. Belen Kaymakamı Hayrettin Baskın’ı da geçmişten günümüze bilgilendirmeye çalışacağım” dedi.
Can ve mal güvenliğini talep etmek en doğal hakkımız
Gazeteci Süslü sözlerini şöyle sürdürdü “ Konunun uzmanı sayılabilecek bir İskenderun yaşayanı sigortacı Celal Dönmez’de, Aralık 2013’de son kaza mahalline yakın noktalarda benzer bir kaza yaşamış, aynı araçtaki arkadaşını bu elim kazada kaybetmiş ve üç gün hastanede tedavi görmüştü. Celal Dönmez kaza sonrası alınması gereken tedbirleri defalarca gündeme getirdi. Maddeler halinde sıralanmış tedbirleri ben kendi köşemden iki kez yayınladım. Kısaca alınması gereken tedbirler hazır. Konun diğer paydaşlarının da önemli fikirleri var. Hepsi harmanlansa, acil, orta ve uzun vadeli tedbirlere, bu büyük riski önemli ölçüde el birliğiyle bertaraf edebiliriz. Son kazadaki araç boş halde bu kadar büyük zarar vermiştir. Tam yüklü bir aracın vereceği zararı sizler düşünün. Konu ciddi, tehlike büyüktür. Hatay Valiliği, Belen ve İskenderun Kaymakamlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Mersin 5. Bölge Müdürlüğü, el ele verip 25 yıldır devam eden trafik tehlikesini sonlandırmalıdır. Konu Hatay bölge milletvekillerinin, ilimizdeki, ilçemizdeki siyasi partilerin il ve ilçe başkanlarının ayrıca sivil toplum örgütlerinin de gündeminde olmalıdır. Mevcut büyük tehlike Hatay Milletvekilli Abdulkadir Özel, Hatay Milletvekili Suzan Şahin ve diğer Hatay milletvekillerinin gündemine olmalıdır. Son 28 Ağustos kazasını da 10 gün sonra unutursak, Allah göstermesin ama bu güzergâhta Türkiye tarihine geçecek vahim benzer kazalar yaşayabiliriz. Herkesi tüm iyi niyetimle uyarmak istiyorum. Bu güzergâhta kelimenin tam anlamıyla 25 yıldır biçiliyoruz. Can ve mal güvenliğimizi talep etmek en doğal hakkımız. Daha fazla biçilmek istemiyoruz…”
Sigortacı Celal Dönmez “Biz söylüyor, biz dinliyoruz…”
2013 yılında son kazaya yakın bir noktada benzer bir kaza geçiren Celal Dönmez son elim kazayı değerlendirirken “İnanın anlatmaktan, tehlikeye dikkat çekmekten yorulduk. Biz söylüyor, biz dinliyoruz. Sesimize, gerektiği gibi kulak veren, böylesi önemli bir riske dört elle eğilen yok gibi. Tehlike ve risk çok büyük. Anılan noktalarda bir devlet büyüğümüz, milletvekillerimiz, mülki amirlerimiz veya aileleri de kaza geçirebilir. 25 yıldır devam eden kazalarda yaşamını yitirenler yanında kolunu, bacağını kaybedeler, yarı felç kalanlar var. Maddi açıdan dar boğaza girenler var. Gün tedbir alma günüdür. Çağırsınlar önerilerimizi tekrarlayalım. Konuyu, enine boyuna tartılıp, ortak akılla çözüm bulalım. Kaçış Rampası dâhil bir dizi ortak tedbirle, mevcut tehlikeyi minimum hale getirebiliriz” şeklinde konuştu.