İskenderun Gençlik Merkezi El Sanatları eğitmeni Ayla Gökkaya, geleneksel ahşap yakma sanatını gençlerle buluşturarak hem sanatı yaşatmayı hem de gençlerin sabrını geliştirmeyi amaçlıyor.
Ahşap yakma sanatının, köklerinin çok eski dönemlere dayanan bir gelenek olduğunu belirten Ayla Gökkaya, İlk olarak deri üzerine yapılan yakma işlemlerinin, zamanla ahşapla buluşarak bir sanat formuna dönüştüğünü söyledi.
Bugün modern makinelerle bu sanatı icra ettiklerini belirten eğitmen Ayla Gökkaya, İskenderun’da diğer el sanatlarının yaygın olmasına rağmen ahşap yakma sanatının daha az bilindiğini ifade ederek “Biz de gençlik merkezi olarak bu sanatı tanıtmak ve yaygınlaştırmak için kurslar düzenliyoruz” dedi.
Ahşabın doğal kokusu ve yapısıyla tanışma fırsatı sunan bu kurslar, gençlere sadece bir sanat dalını değil, aynı zamanda sabırlı olmayı da öğretmeyi hedefliyor.
Gökkaya, ahşap yakma sanatının zaman ve sabır isteyen bir iş olduğunu vurgulayarak, “Bir tablomuz bazen bir ay, bazen iki ay sürebiliyor. Zamanın kıymetini bilmek, gençlerimize aşılamak istediğimiz önemli bir ders. Merkezimizde, küçük yaştaki çocuklar için de çeşitli sanat kursları bulunuyor. Gençlik merkezinin bu hafta Pazartesi günü düzenleyeceği Filistin temalı sergiye eserlerle katkı vererek bu konudaki duyarlılığımızı öne çıkararak farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Yaptığım eserde Filistin’in bayrağı, Mescidi Aksa ve özgürlük simgeleriyle bu temayı işlemek istiyorum. Sanat, acıları daha iyi ifade etmemizi sağlıyor. Ahşap yakarken insanların canlarının nasıl yandığını daha derinden hissettim” diye konuştu.
Bir anne olarak, çocukların özgür olmalarını ve mutlu bir hayat sürmelerini istediğinin altını çizen Gökkaya “Kuşlar gibi özgür olsunlar, güneş her gün onlara mutluluk getirsin” temennisinde bulundu.
İskenderun Gençlik Merkezi, gençlere sanatın gücünü ve sabrın değerini aşılamaya devam ederek, bu alanda önemli bir boşluğu doldurmaya çalışıyor.