Samandağ Belediye Başkanı Av. Refik Eryılmaz, Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı öncesinde gündeme dair konuşma gerçekleştirdi. Yaptığı konuşmada ilçenin turizm potansiyelini canlandırmak amacıyla Deniz – Çevlik arasında yapılan proje ile ilgili son durum hakkında bilgi verdi.
Başkan Eryılmaz yaptığı konuşmada; “ Öncelikle hepiniz hoş geldiniz. Geçen hafta yıkımla alakalı yurt dışında olduğumuz için kamuoyuna yeterli açıklama yapamadık. Bu meclis toplantısı vesilesiyle bu konuyla ilgili kanuni anlamdaki mevzuatı paylaşmak istiyorum.” diyerek açıklamalarda bulundu.
“BU ALANLARIN ÖZEL MÜLKİYETLE ALAKASI YOK”
Sahil bandında yani Deniz – Çevlik arasındaki rekreasyon alanı ilan ettiğimiz, imar planımızda da park alanı olarak tahsis edilmiş bu alaların hiçbirinin bir özel mülkiyetle alakası yoktur.
Şöyle bir algı oluşturulmak istendi. Sanki orda vatandaşın mülkiyeti var, biz özel mülkiyete müdahale ediyor, özel mülkiyete tecavüz ediyor, vatandaşı mağdur ediyor gibi bir algı oluşturulmak istendi. Belediye resmi bir kurumdur ve dolayısıyla bizim kanunun dışına çıkma gibi bir lüksümüz yok.
Biz belediye olarak halkımıza hizmet etmek, vatandaşlarımızın hakkını ve hukukunu korumak, bu memleketin menfaatlerini, çıkarlarını korumak için çalışıyoruz. Bizim vatandaşlarımızı mağdur etme gibi bir niyetimizin olması asla mümkün olmadığı gibi bizim hukukun, kanunun dışına çıkma gibi bir lüksümüz de yok.
“BİRLİKTE BU MEMLEKETİ DÖNÜŞTÜRMEK ZORUNDAYIZ”
Hep diyoruz; Samandağ’ın makus talihini yenmek lazım, Samandağ 50 yıl öncesi gibi Samandağ’da hiçbir şey değişmedi, kim Samandağ’a geliyorsa aynı şeyleri söylüyor, Samandağ’ın dönüşmesi lazım, tarım potansiyelini, turizm potansiyelini kullanması lazım, işsizlik almış başını gidiyor, gençlerimiz uyuşturucu batağında, her evde üniversite mezunu iki - üç tane gemcimiz işsiz, onlara istihdam yaratılması lazım… Evet hepsi doğru ve halk bizi bu sorunlara çözüm bulmak için seçti. Biz seçilir seçilmez daha koltuğa oturmadan “ Refik Eryılmaz yönetimi nerde, projeleriniz nerde, dalgakıran nerde gibi bağıran arkadaşların biz bir şeyler yaptıkça yine aynı tepkiyle karşımıza çıktığını görünce tuhaf, böyle bir şey olamaz.
Sabırlı olmak lazım, hepimizin ortak hedefi memleketin ve çocuklarımızın geleceği olmalıdır. Bu anlamda bu anlayışta, bu zihniyette olan bütün arkadaşlarımıza biz kapılarımızı açık tutmuşuz. Birlikte bu memleketi dönüştürmek zorundayız. Evet dönüşümler sancılı olur, kolay değil, 50 – 60 yıllık bir gelenek var, bir alışkanlık var ve bu alışkanlıkları değiştirmek, dönüştürmek kolay değil, biz bunun farkındayız. Ama halkımızın bize vermiş olduğu bir yetki var ve biz bu yetkimizi bu memleketin çıkarları ve çocuklarımızın geleceği için kullanacağımızı ifade etmek istiyoruz. Siyasetçi elbette ki eleştirilecek, saygı duyuyorum ama bu eleştirinin de iyi niyet kuralları içerisinde olmasında herkesin özen göstermesi gerekiyor.
“EĞER SİYASİ BEDEL ÖDENECEKSE BİZ O BEDELİ ÖDEMEYE HAZIRIZ”
Kanuna gelecek olursak, bu bahsettiğimiz alanların tamamı kıyı kenar çizgisinin ilk 50 metresinde yer alan ve mülkiyeti hazineye ve belediyeye terk edilmiş olan alanlardır. Bu bahsettiğimiz alanda vatandaşın bir milim özel mülkiyeti yoktur. Vatandaş zamanında gelmiş orda derme çatma bir yapı oluşturmuş, bir iki odalık inşaat koymuş ama yaptığı bu yapılar da kendi özel mülkiyetinde değil, kamunun hazinenin yani bu ilçede yaşayan 125 bin insanın ortak malı olan hazinenin içinde yada yine aynı şekilde 125 bin insanın ortak malı olan belediyeye terk edilmiş alanlarda yapılmıştır. Bugüne kadar bir şey yapılmadı, orası kullanıldı, göz yumuldu sıkıntı yok ama şimdi bir proje hazırlandı ve bu projeyi Samandağ’ın hizmetine sunacağız. Bundan herkes yararlanacak. Bu dönüşümü gerçekleştirmek zorundayız. Eğer Samandağ’da bu dönüşümü gerçekleştirmek için bir siyasi bedel ödenecekse biz o bedeli ödemeye hazırız.
“VATANDAŞLARIMIZI KORUMAK BİZİM GÖREVİMİZ”
Kıyı kenar çizgisinin ilk 50 metresinde yer alan bu alanlarla ilgili kanun açık, 775 sayılı gecekondu kanununun 18. Maddesini okuyorum. “Belediye sınırları içinde veya dışında, belediyelere, Hazineye, özel idarelere, katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalarda veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde yapılacak, daimi veya geçici bütün izinsiz yapılar, inşa sırasında olsun veya iskan edilmiş bulunsun, hiçbir karar alınmasına lüzum kalmaksızın, belediye veya Devlet zabıtası tarafından derhal yıktırılır.” Bu kanunu ben koymamışım ve bu kanun şu an yürürlükte olan bir kanun. Eğer birileri kanunu uygulamayın diyorsa da kusura bakmasın.
Vatandaş mağdur edilmiş diyorlar. Bizi seçen vatandaşımızı mağdur etmek bizim görevimiz değil. Kusura bakmasınlar biz herkesten önce vatandaşımızı koruma gibi bir anlayışla hareket ediyoruz bu da bizim görevimiz.
Neden haber verilmedi diyorlar. Dosya burada. Bu dosyada bizim belediyenin resmi görevlileri ilk 50 metre sınırı içerisinde yer alan vatandaşlarımızın tamamına tebligat gönderilmiş çoğu almaktan imtina etmiş. Şimdi soruyoruz, bana bir şey gelmedi diyor. Tebligatı almazsan sana bir şey gelmez ki. Resmi bir belediye çalışanı getiriyor almıyorsun. Bu belediyede çalışanların tamamı resmi görevlidir, çünkü resmi bir kurumda çalışmaktadırlar. Burada dört tane görevli arkadaşımızın imzası var.
“BU PROJEDE GİZLİ KAPAKLI BİR ŞEY YOK SADECE SAMANDAĞ VAR”
Biz o tartışmaları geride bıraktık. Yaptığımız her şey mevzuata ve kanuna uygundur. Bizim amacımız vatandaşımızı mağdur etmek değil, o itiraz eden vatandaşlarımız dahil olmak üzere bu ilçede 7’den 70’e yaşayan bütün vatandaşlarımızı koruma amaçlı yaptığımız bir çalışmadır ve bu çalışmaya herkesin sahip çıkması, destek vermesi gerekiyor. Aksi bir tutum içinde olan arkadaşlarımızın bu memleketin menfaati noktasındaki iyi niyetlerinden şüphe ederiz. Bu sadece benim görüşüm değil. Bu memleketin önünü açacak, bu memleketin makus talihini değiştirecek, bu memleketin, bu şehrin ekonomisine katkı sunacak, istihdam yaratacak, çocuklarımızın geleceğinin inşa edileceği bir projeye hiç kimsenin karşı çıkma ve lüksü ve hakkı yoktur. Olursa da kendi sorunu biz yolumuza devam edeceğiz.
Bununla ilgili hazırlamış olduğumuz projeyi biz bu işe girmeden çok önce yayınladık. Belediyemizin sosyal medya hesaplarında, kendi sosyal medya hesabımda, basında yayınladık, Belediye Meclis Toplantısında, iki üç toplantıda arka arkaya slayt gösterisi ile ne yapmak istediğimizi kamuoyu ile paylaştık. Gizli kapaklı bir şey yok. Bu projede herhangi bir vatandaşımıza özel bir iltimas, özel bir menfaat, bir çıkar sağlanıyorsa, evet gelin bizden hesap sorun. Ama eğer bu projede sadece halk varsa, sadece Samandağ varsa saygı duymak lazım.
“BİZİM HUKUKA SAYGIMIZ VAR”
Mağduriyete gelince, biz hukuk devletiyiz. Mağdur olduğunu düşünen arkadaşımız varsa yargıya gider ve alacağı karara da hepimiz saygı duyarız. Ama kendi ismini yazmaktan aciz arkadaşlarımız da 25 yıllık bir hukukçuya mevzuat öğretmeye kalkmasın. Mevzuatımızı iyi biliyoruz. Kimse bize hukuk dersi vermeye kalkışmasın. Aksini iddia eden arkadaşımız varsa lütfen yargıya gitsin. “ Yargıya gittik, yürütme durdurma kararı aldık” deniyor, tamam sıkıntı yok. Biz de yargı kararını, yürütme durdurma kararını getiren arkadaşlarımızla ilgili işlemlerimizi durdurduk. Bize yapılmış bir tebligat yok. Arkadaşlar aradılar, biz bu işlemleri yaparken bazı arkadaşlar yürütme durdurma kararı aldıklarını iddia ediyorlar ama bize tebligat yapılmamış dediler. O kararı almış arkadaşlarla ilgili hiçbir işlem yapmıyorsunuz. Mahkeme kararını verinceye kadar o arkadaşlarla ilgili hiçbir işlem yapılmayacak dedim. Bizim hukuka saygımız var, saygılı olmak zorundayız. Ben oraya kendimle ilgili bir işlem yapmıyorum, bu halkın geneliyle ilgili bir işlem yapıyoruz. Dolayısıyla yargı ne karar verirse başımın üstünde.
Ancak şunu herkes çok iyi bilsin, belediyenin elinde yetkiler var. Biz bu projenin hayata geçmesi konusunda vatandaşlarımızla orada işyeri veya evi, barınağı olan arkadaşlarla anlaşarak diyalog içerisinde onlara da yardımcı olacak şekilde bu sorunu çözmek istiyoruz. Ama, hayır ben sizinle anlaşmıyorum, bu proje de umurumda değil, ne haliniz varsa görün ben de bu mahkeme kararını bekliyorum derse de saygı duyarız. Ama bundan sonrasıyla ilgili de bizim belediye olarak yetkilerimiz neyse onları da kullanırız. Kimseyi mağdur etmeden, kimseyi acıtmadan, memleketin menfaatlerine olan kararları almaktan bir dakika dahi imtina etmeyeceğiz. Bu proje hayata geçecek, bu projeyi hayat geçireceğiz. Onun için diğer arkadaşların da bu konuda bize yardımcı olmalarını istiyoruz.
“İLÇE GENELİNDE KİMSEYİ MAĞDUR ETMEDEN ÇALIŞMALARIMIZI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”
Gelir gelmez sayın Kaymakamımız ile birlikte gittik, bu arkadaşların hepsini ziyaret ettik. Onlara durumu izah etmeye çalıştık. Mağdur olan arkadaşlar varsa biz belediye olarak kendi imkanlarımız ölçüsünde vatandaşımızın mağduriyetini gidermek için yardımcı olacağımızı söyledik ve yardımcı da oluyoruz. Şu anda orada birçok vatandaşımızla ilgili ev yapımı devam ediyor, içi tadilat gerektiren yerlerle ilgili tadilat işlemlerimiz devam ediyor. Sadece orası değil şehir merkezinde de birkaç yerle ilgili yola, kaldırıma tecavüzler var, bununla ilgili tasarrufta bulunduk, o arkadaşlarımızı da mağdur etmeden çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz. Tek yön uygulamasının olduğu yerde kreş vardı, ölçüm yaptık, yolda olduğunu tespit ettik, çağırdık, görüştük ve onlara bunun kaldırılması gerektiğini söyledik. Bize yardımcı olun dedik. Onlara da arka tarafta bir yer kiralattık, eşyalarını taşıttık, duvarlarını ördük, oyuncaklarını yeni yerlerine monte ettik ve ne gerekiyorsa yaptık. Aşağıda bir ev yolun ortasında, kadın durumu olmadığını söylüyor. Eyvallah dedik, arka tarafta ona ev yapıyoruz, birkaç güne bitecek sonra da o evi yıkıp inşallah caddemizi açacağız.
Yani sadece sahil bandında değil nerede olursa olsun eğer bir mağduriyet varsa biz Sosyal Belediyecilik adına zaten elimizi uzatıyoruz, uzatmaya da devam edeceğiz. Bu konuda kimsenin de bize bir telkinde bulunmasına gerek yok.
“VATANDAŞLARIMIZLA DİYALOG İÇİNDE BU İŞİ ÇİZMEK İSTİYORUZ”
Dün bir avukat arkadaş geldi. Orada evi, işyeri yıkılan ve kendisine vekalet veren vatandaşlarımızın durumunu benimle görüşmek istedik. Hay hay dedim. Geldi, oturduk, durumunu izah etti, ben de bir hukukçu olarak aynı şekilde durumu izah ettim, bunu kendi müvekkilleri ile görüşeceğini söyledi, tabi dedim hatta arzu ederlerse buyursunlar belediyede ağırlayayım, talepleri, sıkıntıları neyse dinleyelim, buna beraber bir çözüm üretelim.
Biz sanki emrivaki yapmış gibi, ben burayı yıkarım ne yaparsan yap anlayışı içerisinde değiliz. Biz vatandaşlarımızla diyalog içinde bu işi çizmek istiyoruz. Öyle de olacak ve bu iş çözülecek. Samandağ’ın geleceğini dönüştürmeye oradan başlayacağız.
“ÖNÜMÜZDEKİ YAZ İKİNCİ PROJEMİZİ FAALİYETE GEÇİRECEĞİZ”
İkinci projemiz denizde kapalı spor salonu ile futbol sahası arasındaki alanla ilgili yer. 19 bin metre. Atıl durumda, sivrisinek üreme alanı olmuş. İnceledik, baktık ne yapabiliriz diye ve bu alanın tarafımıza tahsisini talep ettik. Burası İl Spor Müdürlüğüne tahsis edilmiş. Kaymakam beyle ve Vali beyle görüştük, proje hazırladık, başvuru yaptık, en son İl Spor Müdürü geldi, kendisiyle görüştük. Bize dedi ki meclis kararı lazım ki bugünkü meclis gündemimizde de var. Meclis kararı alın, başvurunuzu tekrar yapın biz size bu konuda yardımcı olacağız dediler. Eğer burası bize tahsisi edilirse biz burada gerçekten o bölgeye ayrı bir hava verecek olan bir projemizi hayat geçireceğiz. Projemizde spor kompleksleri var, mesire alanları var ve gerçekten o bölgede ihtiyaç duyduğumuz diğer aktiviteleri de karşılayacak bir proje hazırladık. Onu da önümüzdeki yıl yazın inşallah izin alırsak faaliyete geçireceğiz.
“KANALLARLA İLGİLİ İZİN BEKLİYORUZ”
Denizde 3. önemli projemiz de kanallarla ilgili. Kanalların durumunu daha önce anlattık, hatta anlatmama gerek yok çünkü bire bir yaşadık çünkü hepimiz bu ilçede yaşıyoruz. 4 – 5 yıldır kepçenin girmediği, sivrisinek üreme alanı, kokudan geçilmeyen bir kanal manzarası ile karşı karşıyaydık. Gelir gelmez yetkililer ile görüşmelerimizi yaptık. Sayın Kaymakamımızla Devlet Su İşleri Müdürlüğüne gittik, en az 4 defa gittik, görüştük, kendilerinden kepçe istedik çünkü sallamalı kepçe bizde yok. Getirdik, bir kısmını temizledik sonra o kepçeyi aldılar. Ovada ihtiyaç var diye aldılar, onunla ilgili Vali Beyi aradım, inşallah orası bitince gelecek dediler, bekliyoruz. Ama biz her iki kanalla ilgili ciddi bir rekreasyon projesi yaptık. Kenarlarının park alanı, bisiklet yolu ve ağaçlandırılarak yürüyüş yolu yapılması konusunda projelerimizi hazırladık. Başvurumuzu yaptık, oradan sadece izin bekliyoruz. Yurtdışındayken aradım, Adana Devlet Su İşleri Bölge Müdürü buraya bir ekip gönderdi, alanda bir inceleme yaptılar ve bize yardımcı olacaklarını söylediler. Kararı bekliyoruz, karar gelir gelmez yine bu projeye devam edeceğiz.
“BUGÜNE KADAR HER ŞEYİ BELEDİYENİN İMKANLARIYLA YAPTIK”
Biz bugüne kadar, 5 ayda bu memlekette ne yaptıysak, ihalesiz, belediyenin imkanlarıyla, belediyenin gücüyle, belediyenin personeliyle, belediyenin ekipmanı ile yaptık. Esas belediyecilik böyle olur. Para oldu mu herkes yapar ama eğer paranız yoksa ve zor koşullarda yapabiliyorsanız işte önemli olan odur ve biz onu yapıyoruz. 1500 meretrekare bir parkımız bitti. Açılışa hazır halde yapımı bitti, Meydan Mahallesinde de bir parkımızda çalışmalarımız yapılıyor. İnşallah 10 – 15 güne kadar o da bitecek, ikisini birlikte açacağız. Taziye salonlarımızla ilgili 4 tane mahallemizde yerle ilgili tespitimizi yaptık, yazışmalarımızı yaptık, izin bekliyoruz. Onlarla ilgili çalışmalarımız yapacağız. Bizim 350 tane personelimiz var ve bu çalışmalarımızın tamamını biz yapıyoruz. Ben her ay bir trilyon yedi yüz bin lira para ödüyorum ve gelen paranın tamamı buna gidiyor. Dolayısıyla bu personellerimizle, araçlarımızla birlikte bu projelerimizi hayata geçireceğiz. Tabi ki bunun dışında bir kaynağa ihtiyacımız var, onu da bulacağız. Tasarruf yapıyoruz, ciddi tasarruflarımız var, kendi imkanlarımızla, kendi bütçemizle bu çalışmalarımızı bitirmeyi düşünüyoruz.
“BİZİM VERİLMEYECEK BİR HESABIMIZ YOK”
Çok fazla ayrıntıya girmeye gerek yok. Samandağ halkımızdan sadece şunu rica ediyorum; bizim verilmeyecek bir hesabımız yok. Her şeyimiz şeffaf. Seçimden önce verdiğimiz vaatlerin arkasındayız. Her meclis toplantımızda gelir ve giderlerimizi paylaşıyoruz. Türkiye’de kaç tane belediye bunu yapıyor bilmiyorum ama biz bugüne kadar yaptık bunan sonra da yapmaya da devam edeceğiz. Açık, şeffaf bir şekilde açıklamalarımızı yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Bize destek veren arkadaşlarımızdan Allah razı olsun, bize köstek olmaya çalışanlara da Allah ıslah etsin diyorum.