- Acil tıp teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul:
- "Görevlendirmede ekip olarak ambulansla geliyoruz, tamamlanınca dinlenmemiz için geri çekiyorlar, 6-7 gün iznimiz oluyor. Ben araç kiralayıp ya da karavanla bu sefer oğlumu alıp tekrar geliyorum"
Depremin ilk gününden bu yana gönüllü olarak bulunmak istediği Hatay'da daha fazla yardımının olması için çabalayan acil tıp teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, yaraların sarılmasına katkı sunmaya devam ediyor.
Antalya İl Sağlık Müdürlüğü 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde görevli Ertuğrul, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ilk gün gönüllü olarak Hatay'a geldi.
Yaralıların taşınmasına, kronik hastalara ilaç ulaştırılmasına yardımcı olan Ertuğrul, depremzede birçok çocuğa sürpriz doğum günleri, etkinlikler düzenleyerek yüzünü güldürdü.
Annesi rahatsız olduğu için arkadaşına bıraktığı 10 yaşındaki oğluyla telefondan görüntülü görüşerek hasret gideren Ertuğrul, görev süresi dolduğunda Antalya'ya dönse de dinlenmesi için verilen izninde araç kiralayarak tekrar Hatay'a dönüyor.
Görevdeyken sağlık hizmeti sunan Ertuğrul, izin günlerinde ihtiyacı olan depremzedelerin kömür, patates, soğan torbasını taşıyor, isteyen çocuklara "Ülkem Okuyor" topluluğunun gönderdiği kitapları ulaştırıyor.
- İnsanların derdine ortak olmak istiyor
Hatay'da çadırda kalan Ertuğrul, AA muhabirine, büyük felaketlerde hem yardım hem koordine edecek gönüllülere ihtiyaç olduğunu söyledi.
Depremin ilk gününden bu yana daha fazla yardım için Hatay'da olmaya devam ettiğini belirten Ertuğrul, tansiyonunu, ateşini ölçtüğü depremzedelere "Türkiye hatta dünya sizin yanınızda. Bu süreç bir şekilde geçecek" diyerek moral verdiğini söyledi.
İnsanların hayatına dokunmak istediğini belirten Ertuğrul, şöyle devam etti:
"Görevlendirmede ekip olarak ambulansla geliyoruz, tamamlanınca dinlenmemiz için geri çekiyorlar, 6-7 gün iznimiz oluyor. Ben araç kiralayıp ya da karavanla bu sefer oğlumu alıp tekrar geliyorum. Güzel şeylere de vesile oluyoruz. Burhan Enes isimli çocuğu ambulansta muayene ettik. Ambulanstaki kitapları görünce 'Atları çok severim, atlı kitap var mı?' diye sordu. Atlı kitap bulamadım, sosyal medyadan takipçilerden istedik. Bunun üzerine çok fazla kitap geldi, Tahtaköprü Mahallesi'ne Atlı Kitap Kütüphanesi kurduk. Gönüllülerimiz çocuğu at bindirmeye götürecek. Antakya'da enkazdan 63 saat sonra kurtarılan ve ambulansta taşırken kitaplarını soran 19 yaşındaki Gürkan Öztürk ile de sürekli görüşüyoruz, sınavına hazırlanıyor. Ambulansta biz ona kitap veririz dediğimiz halde 'Daha çok ihtiyacı olan vardır' dedi kabul etmedi. Gürkan bir kıvılcım yaktı ve çok sayıda çocuğun istediği kitaba kavuşmasına vesile oldu."
