Depremin yıkım ve can kaybına yol açtığı şehirlerimiz, ülke ve millet olarak bizim omurgamızın en önemli kısımlarıdır.
Binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapan, bin yıldır kardeşçe yaşadığımız şehirlerimizin boşalmasına ya da yapısal değişime uğramasına göz yumamayız.
Yıkılan konutun, her köy evinin yerine yenisini, daha modernini yapacağız. Zarar gören her fabrikayı, her işletmeyi, her dükkanı tekrar ayağa kaldıracağız.
Her bir şehrimizde deprem öncesinden de canlı bir gelecek kurmakta, daha bereketli bir iklim tesis etmekte kararlıyız.
Bugüne kadar vaatlerimizi nasıl yerine getirdiysek, çözülemez denilen nice sorunun üstesinden nasıl geldiysek inşallah depremin yaralarını da bir yıl içinde büyük ölçüde saracağımızın sözünü milletime veriyorum.