Yıkım Kararı Verilen Yapılarla İlgili Vatandaşlar Bir Araya Geldi. Deniz Sitesi Onbaşılar Otel’de gerçekleşen toplantıya; yapı sahibi mağdurları yanı sıra Oda başkanları, Muhtarlar toplantıya katılar destek verdi.

Yıkım mağdurları adına Sevsen Günay yaptığı konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “17 Temmuz günü ilçemiz belediye başkanı Sayın Emrah Karaçay’ın daveti ile belediyede geniş bir toplantı yapıdı. Belediye başkanımız bizi ve kamuoyunu bilgilendirmek üzere açıklamalarda bulundu. Hatay Valiliğinden Belediyemize gelen iki etaplı yıkım projesinden bahsedildi.  1. Etap olan Meydan mahallesinden Çevlik'e kadar olan bölgede 184 kaçak ve ruhsatsız yapının yıkılacağı ifade edildi. İkinci yazıda, ikinci etap Bütün Samandağ mahallelerinde kaçak ve ruhsatsız binlerce yapının yıkılacağı ifade edildi.

Hükümet tarafından da asrın felaketi olarak adlandırılan 6 Şubat ve akabinde gerçekleşen 3 büyük deprem ve sayısı binlere ulaşan artçı depremlerin Travması daha atlatılmamışken yeni yıkımların gereksiz ve anlamsız olduğunu düşünüyoruz. 6 Şubat depreminden bu yana 17 ay geçmesine rağmen depremzedelerin konut ve barınma sorunu olduğu gibi devam ediyor.   İlçemizin iklim ve ekolojik özellikleri, çadır ve konteyner kent hayatını çekilmez hale getirmektedir. Geçtiğimiz kış konteyner kentlerimizde kalan vatandaşlar yağmur ve su baskınları dolayısıyla ciddi zararlar görmüşlerdir. Yazın gelmesi ile birlikte başta sivrisinek sorunu olmak üzere, yüksek sıcaklıklar insanların yaşamlarını oldukça kötü etkilemektedir. Bu doğrultuda vatandaşlar, kendi barınma problemlerini kendileri çözmeye çalışmışlar, kendi konutlarını imkanları ölçüsünde inşa etmek veya Akrabalarının, yanına sığınmıştır. 

Valilik talimatıyla belediyemizden istenen yıkım işlemlerinin gerçekleşmesi halinde; zaten depremzede olan ve normal hayatına bütün zorluklara rağmen dönmeye çalışan vatandaşlar, yeniden barınma sorunu ile karşı karşıya kalacaklardır.  Devletimizden ve sağ duyulu yöneticilerden beklentimiz, vatandaşın zor durumunu anlamaları ve bu yıkım işlemlerini durdurmalarını rica ediyoruz.

  Biz bu yıkımların potansiyel mağduru olacak vatandaşlar olarak; devletimizin sıcak eli ve gülen yüzüne, hoşgörüsüne, sağduyulu yöneticilerin bu konuda vatandaş yanında duran tutumuna inanıyor ve güveniyoruz. Asrın felaketini atlatmış, ayağa kalkmaya çalışan Samandağ halkının sesini duyacaklarına inanıyoruz. Anayasal bir hak olan barınma hakkımızın bu zor zamanda gözetileceğini ve mağdur edilmeyeceğimizi düşünüyoruz. Yöneticilerden sesimize kulak vermelerini ve bu yıkım işlemlerini durdurmalarını bekliyoruz. Hayata tutunmak için dayanak olan evlerimizi ve işyerlerimizi yıkmayın. Depremde ölmediğimize sevinemiyoruz. Çünkü ölümden beterini yaşadık ve hala yaşıyoruz. Sorunlar çok. Hangi birini söyleyelim. Bizden ne istiyorsunuz? Bizi rahat bırakın artık Lütfen. Bizi anlayın, barınacak yerimiz yok, yok işte. Devletimizin Yardım elini beklerken sığındığımız konutları yıkmak bizi her gün yeniden öldürmektir. Samandağ kaymakamımızın, Hatay Valimizin, Samandağ Belediyesi Başkan ve Meclis üyelerinin, Hatay Büyük Şehir Belediye Başkanı ve meclis üyelerinin, Hatay’ımızın bütün milletvekillerinin, Çevre Şehircilik ve iklim değişikliği bakanımızın ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğandan rica ediyoruz. Başımızı sokacağımız evlerimizi ve ekmek yediğimiz iş yerlerimizi yıkmayın lütfen. Hatırlatmak isteriz ki Şeyh Edebali; “İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın” diyordu.  Bayrak bizim, Ülkenin bölünmez bütünlüğü ve bu vatan bizim, devlet bizim ve Konut ve barınma hakkı bizimdir.