Eğitim-Sen Hatay Şubesi’nin görevden alınan 923 üyesi için eylemlerini sürdürüyor.
Köprübaşında gerçekleşen eyleme KESK Eş Genel Başkanı Şeziye Köse, Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ve Eğitim-Sen MYK Üyesi Elif Çuhadar da katıldı.
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, “Bugüne kadar darbelerle, gerici yaklaşımlarla mücadele etmiş aydın, demokrat Eğitim-Sen'in FETÖ ile aynı kefeye konması aklımızın ucuna dahi gelmezdi” dedi ve yapılanın algı operasyonu olduğuna vurgu yaptı.
Türkiye siyasal sürecine bakıldığında pek de hoşnut olunmayan tablo ile karşı karşıya olunduğunu söyleyen Karaca, bunun olumsuz etkilerini yaşadıklarını bildirdi. Demokrasinin birçok alanda askıya alındığına değinen Karaca, biat etmelerinin istendiğini söyledi ve “Eğitim-de ana okuldan üniversiteye kadar yeni uygulamalara zorlanıyor. Eğitim, içinden çıkılmaz bir hale alıyor. Sebebi, ülkeyi de, eğitimi de içinden çıkılmaz hale getiren hükümet politikalarıdır. Hepimiz AKP'li olmak zorunda mıyız? Onlar gibi düşünmek zorunda mıyız?” dedi.
KÖSE: KORKU NEREYE KADAR
KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse'de konuşmasında iktidara seslendi ve “Arkadaşlarımın tek örgütü var o da Eğitim-Sen'dir. Üst örgütü de KESK'tir. Suçlarının 29 Aralık eylemine katılım olduğunu açık açık söyleyin. O eylemi de zaten, eğitim hakkını engellediğiniz için yapmıştık. İş güvencemizi size yedirmeyiz. Açığa alarak korku salıyorsunuz. Korku nereye kadar. Yaptığınız hiçbir şey bizi direnişten alıkoyamaz” dedi.
ERKAL: TEHDİTKÂR TUTUM SÜRÜYOR
Eğitim-Sen Hatay Şube Sekreteri Ayhan Erkal'da konuşmasında, okulların açılmasıyla birlikte haksız yere olduğunu belirttiği açığa alınan eğitim emekçilerine yönelik kamuoyu desteğinin gün geçtikçe büyüdüğünü ve ülke sınırlarını aştığını ifade etti. Açığa alınan eğitim emekçilerinin yoğun olduğu iller başta olmak üzere, ülke çapında yürütülen eylemlerinin 'öğretmenime dokunma' talebi etrafında yaygınlaştığını söyleyen Erkal, sürecin başından itibaren eğitim emekçilerinin örgütlü mücadelesini bastırmak ve zayıflatmak için iftira ile hareket edenlerin tehditkâr tutumlarını sürdürdüğünü dile getirdi.
Bizler bu ülkenin devrimci, demokrat, aydın, onuruyla yaşayan, faşizm karşısında diz çökmeyen, bilimsel, laik, parasız, ana dilde, demokratik eğitimi savunan öğretmenler olduklarına vurgu yapan Erkal, dinci, gerici, çağ dışı eğitim politikalarını kabul etmeyen öğretmenler olduklarını söyledi ve “Çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak istiyoruz. İşimizi, ekmeğimizi, öğrencilerimizi geri istiyoruz. Onurumuza sahip çıkacağız” dedi.