Emek ve Demokrasi Güçleri adına KESK Dönem Sözcüsü Dursun Soydan, “Artık yeter! Daha fazla acıya, gözyaşına, ölümlere tahammülümüz yok” dedi.
Ankara’da yaşanan patlamayla ilgi olarak Köprübaşı’nda gerçekleşen eylemde Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklaması yapan KESK Dönem Sözcüsü Dursun Soydan, “13 Mart 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleşen, bombalı saldırı sonucu resmi açıklamalara göre aralarında üyelerimizin yakınlarının da olduğu en az 37 insanımızın yaşamın yitirmesine, onlarcasının yaralanmasına neden olan saldırıyı lanetliyor, kınıyoruz” dedi.
DÖRT BİR YANIMIZ KAN KOKUYOR
Sivil halka yönelik saldırıların insanlığa karşı suç olduğunu bir kez daha hatırlatıp, yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar dilediklerini belirten Soydan, “11 Mayıs 2015 Reyhanlı, 5 Haziran 2015 Diyarbakır, 20 Temmuz 2015 Suruç, 10 Ekim 2015 Ankara, 12 Ocak 2016 Sultan Ahmet/İstanbul, 17 Şubat 2016 Ankara, 13 Mart 2016 Ankara. Her katliamdan sonra hükümetten aynı açıklamalar, dosyalara gizlilik kararları, güvenlik zirvesi toplantıları, basın yayın ve sosyal medyaya erişim yasakları, sıfır istifa ve ülkeyi uçuruma götüren politikalarda ısrar!
Ankara 5 ay içinde 3. kez sarsıldı, kahroldu. Ankara’da evine giden, parkta dolaşan insanlarımızı paramparça eden insanlık dışı saldırı gerçekleşirken, aynı saatlerde Yüksekova ve Nusaybin’in mahalleleri tankla, havan toplarıyla dövülüyor, Sur’da evler içindeki ceset parçalarıyla birlikte dozerlerle yerle bir ediliyor. Dört bir yanımız kan, barut kokuyor. Ne bugünümüzün nede yarınımızın en ufak bir güvencesi kalmadı” ifadesinde bulundu.
HIZLI ADIMLAR ATILMALI
Son bir yıl içinde yüzlerce insanımızın yaşamını yitirmesine yol açan saldırı ve katliamlara rağmen Cumhurbaşkanımızın hala “endişe etmeyin” demesi inandırıcı değildir. Endişe etmememiz için daha kadar ölmemiz gerekiyor?! Sözün bittiği noktayız! İçte ve dış savaş konseptine ısrar eden, toplumsal kaygı ve güvensizlik ortamını kendi hedefleri için desteğe dönüştürmeye çalışan AKP hükümeti bu şekilde yeni katliamlara davetiye çıkarmaktadır” ifadesinde bulundu
Savaş konseptinde ısrar, ölmeye devam edeceğiz demektir. Ortadoğu’daki etnik ve dini çatışmaların ülkemize taşınması demek olduğuna dikkat çeken Soydan açıklamasını şöyle sürdürdü: “Başkanlık rejimi dışında herhangi bir derdi ve çalışması olmayan hükümet derhal istifa etmeli, toplumun tüm kesimlerine güven verecek, toplumsal barışı sağlayacak ve ülkemizi uçurumun kenarından çekip alacak adımlar hızla atılmalıdır.
Artık yetir! Daha fazla acıya, gözyaşına, ölümlere tahammülümüz yok. Şimdi halk olarak yaşanan insanlık dışı vahşet ve katliamlar karşısında ayağa kalkma zamanıdır. Unutulmamalıdır ki, ülkemizi acıya boğan, bu karanlık odakların amacı, hepimizi korkuya boğup sindirmek ve teslim almaktır. Korkmuyor, teslim olmuyor, sinmiyoruz.
İhtiyacımız olan toplumsal öfke ve tepkiyi dindirme amaçlı güvenlik zirveleri değil tüm kesimlerin derhal olduğu çözüm ve barış zirvesidir.
Bir kez daha yaşamlını yitirenlerin ailelerine başsağlığı ve sabır, yararılar acil şifalar diliyor, bu insanlık suçu saldırıyı lanetliyoruz.”